Kırklardağı’ndaki yıkıma yürütmeyi durdurma kararı

Kırklardağı’ndaki yıkıma yürütmeyi durdurma kararı
Diyarbakır Sur Belediyesinin Kırklar dağı ile ilgili yıkım kararının ardından, Kırklardağı mağdurlarının mahkemeye yaptığı başvuru sonuçlandı.

 

Dilek Akin / Özel Haber

 

Kırkladağı ile ilgili durumu değerlendiren Diyarbakır 1. İdare Mahkemesi ailelerin başvurusunu haklı bularak yürütmeyi durdurma kararı verdi. Kararın gerekçesinde “Davanın durumu ve olayın niteliğine göre davalı idarenin birinci savunması ile ara kararına cevabın gelmesinden ya da savunma ve ara kararına cevap verme süresinin geçmesinden sonra yeniden bir karar verilinceye kadar dava konusu işlemin YÜRÜTMESİNİN DURDURULMASINA, ara karar gereğinin yerine getirilmemesi halinde dosyadaki bilgi ve belgelere göre karar verilebileceğinin davalı idareye bildirilmesine, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 20 ve 27/5. maddesi uyarınca savunma ve ara kararı gereğinin yerine getirilmesi için davalı idareye bu kararın bildirimini izleyen günden başlamak üzere (15) gün süre verilmesine, 08/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi” denildi.

Ailelere adına Kırklardağı Turizm İnşaat Tarım Sanayi Ticaret ve LTD. ŞTİ tarafından Diyarbakır Sur İlçe Belediye Başkanlığına karşı yürütmenin durdurulması için açılan davada karar çıktı.

Dicle (Bağıvar) Mahallesi. 7ü 17 ada ve" 5. 6. 7 ve 8 nolu parseller üzerinde yer alan yapıların mühürlenmesine ilişkin 20.12.2017 tarih 423 sayılı İşlem ile 10 işgünü itinde yıkılması aksi takdirde 3194 sayılı İmar Kanunu'nım 32. maddesi uyarınca yıkılacağı yönünde tesis edilen 27.12.2017 tarih 440 sayılı Diyarbakır Sur İlçe Belediye Başkanlığı işleminin iptali ile yürütmenin durdurulmasını istemi ile açılan davada yürütmenin durdurulması yönünde karar çıktı.

Kararı veren Diyarbakır 1. İdare Mahkemesi kararında “2577 sayılı İdarî Yargılama Usulü Kanunu'nun 27. maddesinin 2. fıkrasında. Danıştay veya idari mahkemelerin, idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararların dogması ve idari İşlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda,   davalı idarenin savunması alındıktan  veya   savunma   süresi geçtikten  sonra   gerekçe göstererek   yürütmenin   durdurulmasına   karar   verebilecekleri. uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari İşlemlerin yürütülmelinin, savunma alındıktan sonra yeniden karar verilmek üzere, idarenin savunması alınmaksızın da durdurulabileceği hükme bağlanmıştır” denildi.

 

Söz konusu kararda şu ifadelere yer verildi:

“Buna göre, ilke olarak yürütmenin durdurulması istemleri hakkında karar verilebilmesi için öncelikle davalı idarenin idarelerin savunması/savunmalarının alınması veya yasal savunma süresinin geçmiş olması gerekmektedir. Ancak, bu koşula bir istisna getirilmiş olup; "uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerin" dava konusu olduğu durumlarda, idarenin/idarelerin savunması alınmaksızın da yürütmenin durdurulmasına karar verilebilecektir.

"Uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlem", uygulanmakla tamamlanan, uygulandıkları takdirde telafisi güç ya da imkansız olacak /kararın gerçekleştiği veya gerçekleşme olasılığı bulunan, bu özellikleri itibarıyla da haklarında acil olarak karar verilmesi gereken işlemler olarak tanımlanabilir. Bu tür işlemlerin uygulanmaları durumunda gen döndürülemez sonuçlara yol açıp açmadıkları tespit edilirken, fiilen böyle bir sonucun ortaya çıkıp çıkmadığı değil, böyle bir olasılığının bilinmiş bulunmadığı önem taşımakladır.”

Yürütmenin durdurulmasına ilişkin alınan kararının amacı ise söz konusu kararda şöyle ifade edildi: “Kişilerin hak arama özgürlüğünün daha verimli bir şekilde kullanılmasını sağlamak olup, bir istisna olarak düzenlenen uygulamakla etkisi tükenecek işlemlerde ise nitelikleri gereği bir adım daha ileri gidilerek yargısal denetimin etkin ve uygulanabilir bir şekilde gerçekleştirilmesi amaç edinilmiştir. Nitekim Yasa hükmünün gerekçesinde yer verilen sınır dışı etme ve yıkım gibi bir takım işlemler uygulandıkları taktirde geri dönülemez etkiler doğurmakta ve yargının karar verdiği aşamada anlık kararın bir etkinliği kalmamaktadır.

Dava konusu işlemin yapıların yıkımına ilişkin bir işlem olduğu dikkate alındığında uygulamakla etkisi tükenecek işlem niteliğinde bulunduğu ve icrası halinde telafisi güç /kararlara yol açabileceği açık olduğundan, bu aşamada yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için gerekli koşulların oluştuğu sonucuna varılmıştır.”

 

Ayrıca, Diyarbakır 1. İdare Mahkemesi kararında şu hususlar dile getirildi:

- Dava konusu işlemin ve dayanağı tüm bilgi ve belgelerin aslı veya onaylı örneklerinin gönderilmesinin, ayrıca, dava dilekçesinde ileri sürülen hususlar da göz önünde bulundurularak, dava konusu işlemin hukuki ve maddi nedenlerinin yürürlükteki mevzuat çerçevesinde açıklığa kavuşturulmasının istenilmesine.

-Yapı tatil tutanağı, yıkıma ilişkin encümen kararı ve ayrıca davacının yapı ruhsatı yenileme başvurusu hakkında bir karar verilmiş ise bu kararın bir örneğinin gönderilmesinin istenilmesine.

Davanın durumu ve olayın niteliğine göre davalı idarenin birinci savunması ile ara kararına cevabın gelmesinden ya da savunma ve ara kararına cevap verme süresinin geçmesinden sonra yeniden bir karar verilinceye kadar dava konusu işlemin YÜRÜTMESİNİN DURDURULMASINA, ara karar gereğinin yerine getirilmemesi halinde dosyadaki bilgi ve belgelere göre karar verilebileceğinin davalı idareye bildirilmesine, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 20 ve 27/5. maddesi uyarınca savunma ve ara kararı gereğinin yerine getirilmesi için davalı idareye bu kararın bildirimini izleyen günden başlamak üzere (15) gün süre verilmesine, 08/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.”

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.