VİDEO - Diyarbakır Büyükşehir Belediyesindeki şirket elemanlarından isyan var!

Haber: Sait BAYRAM

Kamera: Mevlüt BAĞIRMAZ

TİGRİS HABER - DİSK Genel-İş Sendikası 2 Nolu Şube İşyeri temsilcileri, geçinemediklerinden yakınarak, “Sadece insanca bir yaşam istiyoruz. Bu yüzden yönetimin taleplerimize karşılık vermesini bekliyoruz. Biz sadece işimize adapte olmak istiyoruz” diye konuştu.

DİSK Genel-İş Sendikası 2 Nolu Şubesinin yetkili olduğu Büyükşehir Belediyesi’nde, şirket personellerine ek protokol talebi yapılan tüm girişimlere rağmen sonuçsuz kalması tepkiye yol açtı.

Geçtiğimiz gün DİSK Genel İş Sendikası 2. Nolu Şube Başkanı Becet Kara, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin ek protokol yapmasına yönelik yaptığı çağrının ardından bu kez de aynı sendikanın Büyükşehir belediyesinde çalışan İşyeri temsilcileri çağrıyı yineledi.

Kızak: İnsanca bir yaşam için

İşyeri Temsilcisi Ahmet Kızak: “İşçi olarak kiracıyım. 4 çocuk babasıyım. 3 çocuk okutuyorum. Geçinemiyorum. İşverenin beni anlaması lazım. Bu çocukların eğitimi çok önemlidir. Evdeki sorunlar almış başını gidiyor. Pazara gidemiyorsunuz. Aldığımız maaş bizi doyurmuyor. Ne yapacağımızı bilemiyoruz. Bizim durumumuzda 3 bin 500 işçi var. Hepsi aynı düşüncededir. Onları temsilen buradayız. Sizin aracılığınızla yetkililere sesimizi duyurmak istiyoruz. Amacımız yönetime sesimizi duyurmak. İnsanca bir yaşam için sesimizi yükseltiyoruz. Ekonomik sorunlarımızdan dolayı ek protokol talebimiz oldu. Kadrolu işçilere yapıldı, bize yapılmadı. Maaş bize yetmiyor. Çünkü enflasyon ortadadır. Maaş cebe girmeden bitiyor. Biran önce yönetimin ek protokol yapmasını istiyoruz. İşe geldiğimizde sadece işe adapte olmak istiyoruz. Sahada tek düşüncemiz işimiz olmasını istiyoruz. Yönetimin biran önce bizi görmesini istiyoruz”

Erol: Onlara yapıldı, bize de yapılsın

DİSKİ İşyeri Temsilcisi Vedat Erol, “Kadrolu işçilere yapılan ek protokolün bizlere de yapılmasını istiyoruz. Bize yapılmadığı için iş barışı bozuluyor. Bu şekilde bir verim alınamıyor. Hatta şuan iş barış bozulmaya başladı bile. O yüzden biran önce bize bir ek protokol yapılmasını istiyoruz. Bizim mesailerimiz, bir ay geriden geliyor. Böyle olunca mesailerimizi düzenleyen arkadaşlar gözden kaçırabiliyor. Yönetim bize geriden geldiği için yetişmediğini söyledi. Biz de tamam dedik. Aralık ayında yapılan mesailer Ocak ayında zamlı ücret olarak verildi. Ama şimdi şirketle yaptığımız görüşmelerde verilen fazla mesailerin kesileceğini söylediler. Gerekçe de Aralık ayında eski yevmiyeden mesai olduğunu söylüyorlar. Maaş bir ay, mesailer 2 ay geriden geliyor. Ocak maaşımızı şubat’ta alıyoruz. Aralık ayının da Ocak’ta alıyoruz. Zamlı verilen maaşı bu ay kesmeyi düşünüyorlar. Bu arkadaşları ciddi anlamda mağdur edecek. Şuan maaşlarında 3-4 bin lira eksik olacak. Bunu arkadaşlara anlatmamızda zor olacak. O yüzden yönetimin bu uygulamadan vazgeçmesini talep ediyoruz. Ek protokol içinde biz arkadaşlarla basın açıklamaları yaptık, yapmaya devam edeceğiz. Ona göre bir düzenleme yapılıp arkadaşlarımızın mağduriyeti giderilirse memnun oluruz.”

Akdemir: Belediyenin bu tavrı doğru değil

İşyeri Temsilcisi Veysi Akdemir: “Belediyenin yetkililerinin yaptığı kesinlikle doğru bir tutum değil. Bazı işçilere kadro verilmesi bazı işçilere ek protokol vermemesi kesinlikli iş barışını bozarak, işçiler arasında huzursuzluğa yol açtı. Aynı işi yapan işçilerin maaşları arasında dağlar kadar fark var. Bu kesinlikle iş barışımızı bozdu. Ek protokol talebimiz kesinlikle insanidir. İhtiyaçtır. Enflasyon farkından dolayı Ocak ve Şubat ayında 13’lük gibi bir kaybımız mevcuttur. Özel hastanede muayene olmanın maliyeti bize 2 bin liradan başlıyor. Kendimden örnek vermem gerekirse, Evli ve 4 çocuğum var. İkisi Üniversite, biri Lise, diğeri de ortaokulda öğrenim görüyor. Kirada oturuyorum. Bu yılbaşında maaşıma yapılan artış, ev kiramın artışını dahi karşılamadı. Yani kiralar geçen yıl 2 bin-2 bin 500 lira iken bugün 12-15 bin arasındadır. Buradan sesimizi yetkililere duyurmak istiyoruz. Bu insani bir haktır. Yaşamdır. Bu ek protokol talebimiz sosyal devletin bir gerekliliğidir. Devlet vatandaşına bakmak zorundadır. Bugün ben araba kullanırken, yolcu taşırken aklımızda hep ekonomik durumumuz var. Ekonomik olarak rahat değiliz. Kafam rahat olmadığı için işime adapte olamıyorum.”