VİDEO - Diyarbakır’ın sağlık emekçilerinin ‘Mobbing’ eylemi

VİDEO - Diyarbakır’ın sağlık emekçilerinin ‘Mobbing’ eylemi
Diyarbakır’ın Sağlık emekçileri Dicle Üniversitesi Poliklinikler önünde; sağlık çalışanlarının maruz kaldığı haksızlıklara, mobbinge ve insanca çakışma koşulları talebiyle bir basın açıklaması yaptı.

Mümin AĞCAKAYA

TİGRİS HABER - Diyarbakır’ın Sağlık emekçileri Dicle Üniversitesi Poliklinikler önünde; sağlık çalışanlarının maruz kaldığı haksızlıklara, mobbinge ve insanca çakışma koşulları talebiyle bir basın açıklaması yaptı.

Açıklamada, “Biz sağlık emekçilerine bir gün dahi aldığımız istirahat raporuna sorun çıkarılırken bir yıla yakın işe gelmeyene neden sessiz kalınıyor. Bir yerde adalet yoksa orda huzurdan da iş barışından da bahsedemeyiz” denildi.

Dicle Üniversitesi Poliklinikler önünde toplanan sağlık emekçileri adına basın metnini SES Dicle Üniversitesi iş yeri temsilcisi Şehriban Sönmez okudu. Sönmez, şunları söyledi;

“Sağlıkta dönüşüm adı altında, sağlığın piyasalaşması emeğin sömürülmesi ve sermayeye peşkeş çekilmesi her gün daha aşikâr bir hal almaktadır.

Özellikle personel eksikliğinden kaynaklı hastanelerde büyük bir yığılma yaşanırken, bazı birimlere hastanelerden randevu almak dahi imkânsızlaştı. Pandemi ile birlikte başlayan yoğun iş yükü ve tükenmişliğin yanı sıra sağlıkta şiddet ve emeklerinin karşılığını alamaması sonucu binlerce sağlık çalışanı istifa ederek Avrupa’ya gitmek zorunda kalmıştır.”

Dicle Üniversitesi hastanesinde de sağlık çalışanı eksikliğinin tüm birimlerde kendini gösterdiğine vurgu yapılan açıklamada, Asistan hekim, hemşire, Att, ebe, laborant, hasta destek personeli gibi meslek gruplarında eksikliklerin olduğu belirtildi.

Açıklama şöyle devam etti;

“Hastane yönetiminin az personel ile çok iş yaptırmak istemesi çalışanlarda tükenmişlik sendromuna neden olmaktadır. Sağlık meslek gruplarında bu kadar eksiklik olmasının en önemli nedenlerinden biri, sözüm ona tasarruf tedbirleri gerekçe olarak gösterilmektedir. Yeni personel alımları yapılmamaktadır. Buradan merkezi hükümette sesleniyoruz; sağlıkta tasarruf ölüm demektir. Biran önce personel alımlarının yapılması için gerekli adımların atılmasını bekliyoruz. Hastane yönetiminin bu kadar personel eksikliğini bilmesine rağmen; masa başında, idari amirlikte, fuzuli işler gibi yerlerde asli görevi dışında çalıştıranların, eksiklik yaşanan alanlara çektirilmesini buradan tekrardan ifade ediyoruz. Sendikamsı yapıların tesiri ile hastane idaresi, liyakatsiz ve haksız uygulamalar gerçekleştirmektedir. Bir sendika yöneticisinin 1 yıla yakın raporlar ile işe gelmemesine karşı hastane yöneticileri ne yapıyor. Biz sağlık emekçilerine bir gün dahi aldığımız istirahat raporuna sorun çıkarılırken bir yıla yakın işe gelmeyene neden sessiz kalınıyor. Bir yerde adalet yoksa, orda huzurdan da iş barışından da bahsedemeyiz.”

Bıçak kemikte!

SES Dicle Üniversitesi iş yeri temsilcisi Şehriban Sönmez açıklamasını şöyle sürdürdü;

“ Dicle Üniversitesi hastanesinde 4/B statüsünde görev yapan gece vardiyası çalışanları, uzun süredir çeşitli haksızlıklara, baskılara ve mobbinge maruz kalmaktadır. Gece vardiyasındaki görevlerini özveriyle yerine getirirken hiçbir disiplin cezası, tutanak veya şikayet olmamasına rağmen keyfi şekilde gündüz vardiyasına alınmıştır. Bu uygulama, yalnızca çalışma düzenini değil, aynı zamanda eğitim hakkını da ciddi şekilde engellemektedir.”

Hakkımız Olan Çalışma Düzeni Gasp Ediliyor!

“Gece vardiyasında çalışmak, hem çalışma hayatımızın düzeni hem de üniversitenin çeşitli bölümlerinde okuyan arkadaşlarımızın eğitime devam edebilmesi için bir zorunluluktur. Ancak, yönetim tarafından hiçbir gerekçe sunulmadan, tamamen keyfi ve baskıcı bir tutumla bu hak elimizden alınmaktadır. Bunun için müdür yardımcısı ile görüşmek isteyen çalışanlar odadan kovulmuştur. Burasının bir devlet kurumu olduğunu hatırlatırız. Çalışanların sorunlarını ve isteklerini dinlemek zorundasınız. Bu statüler geçicidir, kalıcı olan bizleriz! Bununla da yetinilmemiş, çalışan arkadaşlarımıza "CİMER'e yazmayın, yoksa sizi iş yapmıyor diye gösteririz" şeklinde tehditler savrulmuştur. Bazı yöneticiler ise "Sizi çalıştırmayız, size cehennem yaşatırız" diyerek doğrudan baskı uygulanmaktadır. “

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.