Demirtaş: Çözüm süreci ciddi tehdit ile karşı karşıya

Demirtaş: Çözüm süreci ciddi tehdit ile karşı karşıya
Türkiye’de yaşanan sorunlardan çıkmanın doğru yolunun “demokratikleşme” olduğunu belirten Demirtaş, “Dünyada başına bu tür işler gelen liderler, ya otoriterleşip baskıyı arttırırlar ya da demokratikleşmeyi arttırırlar.

AKP’nin izlediği, Saddam’ın ve Esad’ın izlediği yoldur. En önemlisi çözüm süreci olarak sayın Öcalan’ın inisiyatifiyle başlayan süreci yasal dayanağa kavuşturmaktır. Yasal dayanağa kavuşturulmazsa çözüm süreci ciddi bir tehdit ile karşı karşıyadır. Bu ülke bir Gezi direnişi bir 17 Aralık süreci gördü. Bu ülke artık eski ülke değildir. Polise sığınarak, yargıya sığınarak siz de kurtulamazsanız, ülke de kurtulamaz” dedi. 

ANKARA  - BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin grup toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Son dönemde karayollarında artan ölümlü kazalara dikkat çeken Demirtaş, 30 Mart’tan sonra inşallah biz alternatif bir iktidarı oluşturacağız. Bu iktidarın nasıl bir rant ile beslendiğini biz operasyondan sonra görüyoruz. Karayolları yapmak aynı zamanda yandaş müteahhitlerin zenginleşmesi demek. Yolu çürük yap ki; 6 ayda bir yandaş müteahhitlere ihale verilsin. Siyasi iktidar kendini düşünmekten başka bir şey yapmıyor.” 

‘Pislikler teşhir olmadan Türkiye’nin düzelmesinden söz edilemez’ 

17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonun ardından Türkiye siyasetinin eski ayarında gitmediğinin altını çizen Demirtaş, “Gitmemesi de normal değildir. Bazı pislikler teşhir olmadan Türkiye’nin düzelmesinden söz edilemez. Türkiye siyaseti, ahlaksızlığın, iktidar, egemenlik savaşlarının dibe vurduğu bir dönemi yaşıyor. Bütün kamuoyunun bunları görmesi gerekiyor. Aksi taktirde, barış yapmak imkansızdır. Rüşvet ve yolsuzluk inkar edilerek, barış ve demokrasi inşa edilemez. Biz 17 Aralık başladıktan bu yana temel bir ilkeyi hedef aldık. Pisliğe bulaşmış, ahlaki olarak çöküntü yaşayan hiçbir siyasi yapı yaşayamaz. Taşıdığı etiket önemli değil. Tamamından hesap sorulması gerekiyor. İlkesellik tam da budur” dedi. 

‘Diyorlar ki haberimiz yoktu…’ 

Başbakan Erdoğan’ın ve AKP yetkililerinin “Bir baktık ki devletin içine sızdılar” açıklamalarında bulunduğu hatırlatan Demirtaş, AKP’nin anlayışını şu cümleler ile eleştirdi: “Sanırsız ki bunlar özel yetişerek Türkiye siyasetine sızmışlar. Bunları hiç fark etmedik diyorlar. Diyorlar ki, haberimiz yoktu bunlardan. AKP yetkililerinin geçmişte cemaate ilişkin yaptıkları övücü açıklamalar, bizzat AKP eliyle cemaatin nasıl korunduğunun, nasıl göklere çıkarıldığının açık itiraflardır. Başbakan ne demiş, öküz yine sağ o dönemler. ‘Biz gurbette olanları aramızda görmek istiyoruz. Bu sıla hasreti bitmelidir’ Fethullah Gülen’e çağrı yapıyor. Bunlar olmamış gibi davranıyorlar. Gezi direnişinde ‘Polisimiz kahramanlık destanı yazmıştır’ Başbakan’ın sarf ettiği sözler. Sanki en büyük mağdur kendileriymiş gibi bir yaygara koparıyorlar. 17 Aralık sonrasında yargı ile ilgili Başbakan’ın sözleri, ‘İçinizdeki kirlileri temizleyin.’ Eskiden cümleleri şöyleydi. KCK davaları için ‘yargıya söyledik gereğini yapıyorlar’ diyen yine bu başbakan bu yargı ittifakıydı.” 

‘İkisi de doğru söylüyor’ 

Geçmişte söylediklerini bugün de söylediklerini belirten Demirtaş, “Bu kirli ilişkilerin sorumlusu AKP’dir, bugün de bunu söylüyoruz. Başbakan diyor ki, ‘yolsuzluk operasyonu yaparak paralel yapının üzerine örtüyorlar.’ Pelsinvanya’daki de diyor ki, ‘yolsuzluğun üzerini paralel yapı var’ diyerek örtüyorlar. Allah biliyor ki, ikisi de doğru söylüyor. Başbakan’ın da Pelsinvanya’daki de bu ülkeye yıllardır yapılanlardan ortaklardır. Başbakan yolsuzluk operasyonlarının üzerini örtmek istiyor. Diğeri de paralel yapıyı korumaya çalışıyor” dedi. 



‘Provokasyona gelmeyiz’ 

İstanbul Esenyurt’ta MHP’nin seçim bürosunun açılışı sırasında yaşanan saldırıya da değinen Demirtaş, “Bazı parti büroları önünde yaşananların partimiz ile ilişkilendirilmeye çalışılması bilinçlidir. Hiçbir partiye karşı provokasyona gelmeyiz. Kimseye tetikçilik yapmadık ve yapmayacağız. Demokratik seçim istiyoruz. Herkes çıksın meydanlarda fikirleriyle ortaya çıksın. Ama hükümet sözcüsü dahil olmak üzere bütün bu provokasyonları partimizle ilişkilendirmeye çalışıyorlar. Bu kirli oyunlara karşı MHP ve MHP gençliği de dikkatli olmalı. BDP’nin bu kirli taraklarda bezi yok. Saldıranlar ve saldırtanların üzerini örtüyorlar. Umarız bir daha benzer olaylar yaşanmaz” dedi. 

‘AKP’nin izlediği Saddam ve Esad’ın izlediği yoldur

Türkiye’de yaşanan sorunlardan çıkmanın doğru yolunun “demokratikleşme” olduğu belirten Demirtaş, şunları ifade etti: “Dünyada başına bu tür işler gelen liderler, ya otoriterleşip baskıyı arttırırlar ya da demokratikleşmeyi arttırırlar. AKP’nin izlediği, Saddam’ın ve Esad’ın izlediği yoldur. En önemlisi çözüm süreci olarak sayın Öcalan’ın inisiyatifiyle başlayan süreci yasal dayanağa kavuşturmaktır. Yasal dayanağa kavuşturulmazsa çözüm süreci ciddi bir tehdit ile karşı karşıyadır. Bu ülke bir Gezi direnişi bir 17 Aralık süreci gördü. Bu ülke artık eski ülke değildir. Polise sığınarak, yargıya sığınarak siz de kurtulamazsanız, ülke de kurtulamaz. Hükümet yanıldığımızı düşünüyorsa hemen pratik adımlar atmalıdır. Çözüm süreci ile ilgili yasal dayanak hazırlama zor değil. Parlamentoda bir hafta çalışmaya bakar.”


‘Süreç bir anda tuz ve buz olabilir’ 

Türkiye’de bölgede yaşanan sürecin iyi bir noktada olmadığının altını çizen Demirtaş, “Hem Türkiye hem bölge hem de barış süreci iyi noktada değil. Süreç bir anda tuz ve buz olabilir. Bütün bu eleştirilerimiz Türkiye toplumun refahı ve geleceği içindir” dedi. 

 

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.