Kaya’dan Diyarbakır’da artan kadın cinayetlerine sert tepki

TİGRİS HABER - Diyarbakır’da 1 Eylül Dünya Barış Günü öncesi artan kadın cinayetlerine karşı, “kadın özgürlüğü ve demokratik bir toplum” etkinliğinde konuşan Diyarbakır DEM Parti Milletvekili Adalet Kaya, kadın cinayetleri konusunda önemli açıklamalarda bulundu.

Açıklamasında Narin Güran cinayetinin aydınlatılmadığına vurgu yaparak kadın cinayetlerine ilişkin kurulan meclis komisyonlarının göstermelik olduğuna dikkat çekti. Kaya, “Alınacak önlemler için iktidarda ciddiyet bekliyoruz” dedi.

“Kadın cinayetlerini hükümet politikaları destekliyor”

Konusmasının başında, “Kadın cinayetlerini iktidar tarafından değerlendiriliş şekli genellikle tekil olaylar olarak görülür ve böyle değerlendirir ama biz yıllardır kadın mücadelesi yürüten bir hareketiz, partiyiz” sözlerine yer veren Kaya şöyle devam etti; “Kadın cinayetlerinin politik olduğunu devletler tarafından, iktidarlar tarafından ortaya konan politikalarla aslında desteklendiğini sürekli ifade ediyoruz. O nedenle sloganımız “kadın cinayetleri politiktir.” Diyarbakır'da yaşanan kadın cinayetleri son 10 yılda baskı ve özel savaş politikalarının artmış olması ile kadınlar kamusal ve sosyal alanda kendilerini ifade edecek zemin bulamıyor, hatta belki şiddet karşısında başvurabilecekleri bir mekanizma yok. Bu nedenin kök sebebine baktığımızda esasında yıllardır süren bu savaş yani Kürdistan bölgesine dönük yürütülen politikalardan kaynaklı olduğunu da biliyoruz, patlayan bombalar, yaşanan çatışmalar sadece orada kalmıyor ne yazık ki evlerimize, sokaklarımıza, iş yerlerimize, hanelerimize kadar etkisi var.”

“Savaş değil, istihdam”

Toplumda en çok kadınların bu durumdan etkilendiğini ve bu durumunun en bariz nedeninin savaşlar ve çatışma dönemi olduğunu dile getiren Kaya, “Bugün savaş olmazsa ekonomik olarak bütçeden savaşa ayrılan payın kadınların özellikle sosyal alanlarda, gençlerin istihdam alanında kendini ifade etmesine ayrılsa ciddi anlamda ülkedeki toplumsal sorunlar sona erecek.

Nüfusun 2 milyondan fazla olduğunu tahmin ettiğim memleketimizde dahi belediyeler ve bazı kurumlara ait birkaç sığınak tek var. Şiddeti önleyici politika olmadığı gibi koruyucu politikada yok. Burada barış talebini ifade eden her kadın hayatının içerisinde cereyan eden şiddetin bu savaşla beraber olduğunu biliyor. Savaşın hayatta kalanı, en yakınlarını kaybedenler bunlar ya da işte şiddet politikalarına kendi evlerinin içerisine tesir ettiği bilen ve yaşayan kadınlar bunlar” sözlerine yer verdi.

"Meclis komisyonları tepki azaltmak için kuruldu"

Rosa Kadın Derneği Başkanı, Meclis Kadın Cinayetleri Araştırma Komisyonu Üyesi ve DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Adalet Kaya, Narin Güran cinayetine atıfta bulunarak iktidarı iki yüzlülükle suçladı.

Sözlerinin devamında, “Şiddetin boyutunu ayrı değerlendirmemek gerekiyor. Burada iktidarın atacağı en önemli adım, İstanbul sözleşmesinden çekilmek ve daha sonra samimi olmak. Hemen yakınımızda bir çocuk cinayeti ve İstanbul’da çifte cinayetler yaşandı ve Mecliste bir komisyon kuruldu, ben de o komisyon üyelerinden biriydim. Tüm partilerin ortak mutabakatıyla oluşmuş bir komisyondu ama ne yazık ki o komisyonunun içeriği bu konuda yüzeysel bir bakış açısıyla kaldı. Muhalefetin ve bizim çağırdığımız kadın örgütleri, akademisyenleri davet etmediler, verdiğimiz liseye uymadılar. Samimi olmadıklarını ve bu konuda ikiyüzlü olduklarını düşünüyorum, bir çözüm üretmek için o komisyon kurulmadı sadece oluşan tepkiyi sönimlendirmek için oluşan bir komisyondu. İktidarı barış, çözüm, yine kadın cinayetleri içinde ortaya konacak çözümler konusunda samimiyete davet ediyoruz, gerekli düzenlemelerin yapılmasını ve uygulanmasını istiyoruz. Var olan anayasanın ve yasaların uygulanması bile kadınlar açısından çok önemli.” İfadesine yer verdi.

“Çocuk istismarında acı tablo”

Türkiye'nin her yerinde çocuklar istismara uğradı, katledildi. Tavşantepe'de Narin Güran cinayeti hala aydınlatılamadı. İstismar davaları, şüpheli kadın ölümleri ne yazık ki cezasızlıkla sonuçlandı” diyen Kaya, “Artan istismar olaylarında infaz düzenlemesindeki eşitsizliğinde payı var. Erkekler, failler 3-4 yıl yatar çıkarım diye düşünüyor. Yargının meclis komisyonlarında alınan kararların yürürlüğe sokulması konusunda ciddi etkisi var ve maalesef bu etki kullanılamıyor.

Çocuk meselesi ile kadın meselesi ayırıyoruz biz. Evet, çocuklar kadınlarla birlikte şiddete maruz kalıyorlar ama çocuklar tek başına birey olarak özne olarak da ne yazık ki aile içerisinde ve kamusal alanlarda şiddete ve istismara uğruyor. Çocuk işçiliği de bir istismardır ve bunun en önemli nedeni de yoksulluktur” şeklinde konuştu.

“En temel çözüm: Eğitim”

“Tüm bu durumlar üzerine bir çözüm üretmek mümkün biz ısrarla şunu savunuyoruz, doğru sosyolojik okumalarla, doğru çözüm önerileri ile bunların hepsi hayata geçirilebilir başta eğitim sistemi ne yansıtılması gerekliliğine vurgulamak gerekiyor” diyen Kaya konuşmasını şu sözlerle noktaladı; “Bu konuda Lanzarote Sözleşmesi var, onunla ilgili atılması gereken adımlar var. İktidara çağrımızı büyütüyoruz. Bugün burada 1 Eylül ve barış nedeniyle yan yanaydık. Çocuk istismarlarının, çocuk cinayetlerinin, kadın istismarının, kadın cinayetlerinin doğrudan savaşla ilgisi var. Bunu görmezden gelmek ne yazık ki muazzam bir toplumsal çürümenin önünü açıyor ve büyütüyor. Bunu o nedenle en başta savaşa karşı yeni yasalar, yeni demokratik çözüm önerileri, daha önce yapılmış önerilere destek verecek şekilde proje ve bu projeleri hayata geçirecek mekanizmaların kurulması gerekli.”