MASALLARLA ÇOCUKLARIN HAYAL DÜNYASINA DOKUNMAK

MASALLARLA ÇOCUKLARIN HAYAL DÜNYASINA DOKUNMAK
Bugünün çocukları yarının yetişkin kuşakları olacaktır. Bugün onları nasıl yetiştirirsek, yarınların insanları da öyle olacaktır.

Öncelikle çocuk çocukluğunu yaşayabilmelidir. Onların çocukça yaşamasına; biz yetişkinler, doğru katkıyı nasıl sunmamız gerektiğini bulmalıyız. Çünkü geleceğin bizden sonraki kuşakların ellerinde olduğunu unutmamamız gerekir. Onların masal dünyasından mahrum etmeyelim.

 

 Merhaba hocam; yaptığınız bu etkinliğin çocuklar üzerinde nasıl sonuç yarattığını, nasıl mutlu ettiğini, nasıl motive ettiğine ilişkin, aldığınız sonuçları, gözlemlerinizi paylaşmak isterseniz, neler söylemek istersiniz?

Adım Nesrin Alataş, okul öncesi öğretmeniyim. Geçtiğimiz Haziran ayı itibariyle masallarla yolum kesişti. Çocukların hayal dünyalarını zenginleştirebilmek için özellikle dijital dünyanın kirliliğinden onları biraz olsun uzaklaştırabilmek adına, çocukları masallarla buluşturabilmek için bir yolculuğa çıktım. İstanbul’da bu anlamda bir eğitim aldım. Seiba uluslararası hikâye anlatıcılık merkezinde, sekiz ay süren bir eğitim sürecinden geçtim. Eğitimin sonunda artık Diyarbakır’daki çocukları masal dünyasına çekmek için küçük bazı etkinlikler yapma kararı aldık. Amidart altında ve öncülüğünde etkinlikler yapmaya başladık.

Çok güzel bir şey yapıyorsunuz. İzledim, çocukların yüzlerinde gülücükler eksik olmuyordu. Onları kendi dünyalarından alıp farklı bir dünyaya çektiniz.

Açıkçası bu bizim için çok anlamlı. Çünkü çocukları tabletten, telefondan ya da televizyondaki kirli görüntülerden uzaklaştırabilmek, yüzlerinde küçük bir tebessüm oluşturabilmek için bu etkinlikleri planlıyoruz. Bunun sonuçlarını gördüğümüzde, yüzlerindeki gülücükleri gördüğümüzde bizim mutluluğumuza mutluluk katıyor.

                Çünkü temelinde insan olan bir faaliyet var. Elde edilen sonuç insanı mutlu ediyor. İnsanın şekillenmesi, kişiliği, karakteri çocukluktan itibaren başlıyor; deney ve tecrübelerle zenginleşiyor. Buna benzer etkinliklerin yaygınlaştırılması, etkinleştirilmesi önemli bir olay. Sadece şanslı diyebileceğimiz çocuklardan bir kısmı böylesi etkinliklerden yararlanabiliyor. Aileler bu boşluğu nasıl doldurabilir. Aileler çocuklarıyla nasıl ilgilenmeliler?

                Özellikle çocuk edebiyatında daha nitelikli yapıtları seçerek başlayabilirler. Çünkü o anlamda da büyük bir kirlilik var. Bizde Diyarbakır’da bu çalışmalarımıza devam edeceğiz. Gerek Amidart eşliğinde; gerek çalışmış olduğum okulda programa dâhil ederek, bir şekilde çocukların hayatına ve dünyasına masallarla dokunarak çalışmalara devam edeceğiz. Bu tür atölyelerle çalışmalarımızı zenginleştireceğiz ve daha yoğun bir şekilde ilerleyeceğiz.

Bu tür etkinlikleri nerede ve nasıl bir program yaparak devam ettirmeyi düşünüyorsunuz? Hangi okul, kurum ya da kitapevlerinde yürüteceksiniz? Bu çalışmaları daha sistemli ve programlı hale getirme durumu var mı?

Çalıştığım okulda bu sistemli şekilde devam edecek. Bu durumu eğitim programımıza dâhil edeceğiz. TED Diyarbakır anaokulunda çalışıyorum. Koleji öğretmenlerindenim. Kitapevlerinden sadece Morpheus’la devam ediyoruz. Sonraki süreç ne getirecek, nasıl yürüyecek, bu biraz da zamanın belirleyeceği bir süreç olacak.

Farklı ortamlarda yetişen çocuklarla karşılaşıyorsunuz bunların tepkilerini, ilgilerini gözlemleyebiliyorsunuz. Bu konuda ailelere önerileriz var mı? Aileler çocuklarla nasıl ilgilenmeli?

Açıkçası daha seçici olmaları gerektiğini düşünüyorum. Onları masallarla buluştursunlar, hayallerini yaşamalarına zemin sunalım. Daha nitelikli tercihler yapmaya çalışsınlar. Bizi de takip etsinler.

Bu yoğun çalışmalarınızın içinde bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz.

Ben de size teşekkür eder, yayın hayatınızda başarılar dilerim.

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.