Polisler hakkında kamu davası açılmalı

DİYARBAKIR - PKK lideri Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye getirilişini protesto etmek amacıyla 10 Şubat 2013’te, Diyarbakır’ın Yenişehir İlçesi’ne bağlı Şehitlik Semti’nde düzenlenen eylemde, 19 yaşındaki Şahin Öner, zırhlı polis aracının altında kalarak, yaşamını yitirdi. Daha sonra basında yer alan haberlerde, Öner’in elindeki bombanın patlaması sonucu yaşamını yitirdiği ileri sürüldü. Adli Tıp Kurumu (ATK) da konuya ilişkin hazırladığı ilk raporda, Öner’in zırhlı aracın altında kalarak, yaşamını yitirdiğini desteklemeyen açıklamalarda bulundu. Ancak olayı inceleyen TMK 10’uncu madde ile görevli Cumhuriyet Savcılığı, ATK’nin hazırladığı raporu eksik bularak, yeni bir rapor hazırlamasını talep etti. ATK hazırladığı ikinci raporunda, olay yerinde herhangi bir bomba bulgusuna rastlanmadığını belirterek, Öner’in ölümünün zırhlı polis aracının çarpması ve sürüklenmesi sonucu meydana gelmiş olduğuna oy birliği ile karar verildiğini bildirdi.

“Görevsizlik kararı verildi”

Bunun üzerine soruşturmayı yürüten savcılık, dosyaya “görevsizlik” kararı vererek, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Kararı değerlendiren dava avukatlarından Rahşan Bataray Saman, savcılığın kararını olumlu bulduklarını ifade etti. Bataray, bunu da "ATK'nin son raporuna dayanarak savcılığın görevsizlik kararı vermesi, polis ve güvenlik güçleri hakkında soruşturma yürütülmesinin önünü açtı. Bu bizim için önemli. Bir an önce bu polisler hakkında kamu davası açılmasını bekliyoruz. Kısa bir süre içerisinde sorumlu polisler hakkında soruşturma açılmasını istiyoruz. Şahin Öner'in katledilmesinde sadece araçta bulunan şoför sorumlu değil. O esnada yanlarında bulunan diğer polislerde sorumlu. Oradaki polisler, Öner'i karakol yerine, ambulansla hastaneye direk götürebilirlerdi. Bunlarda tutanak ve telsiz kayıtları ile tespitli. Ve yine delilleri yok etmek ve gizledikleri iddiasıyla farklı bir soruşturma açmalı savcılık" dedi.