Türkiye’de iş kurma cesareti tükeniyor: 11 ayda 26 bin şirket kepenk kapattı

TİGRİS HABER - Açıklanan rakamlar, Türkiye ekonomisinde girişimcilik motivasyonunun ciddi biçimde zayıfladığını ortaya koydu. 2025’in ilk 11 ayında yaklaşık 26 bin şirket faaliyetlerini sonlandırdı.

Kasım Ayında Kuruluşlar Sert Geriledi

TOBB verilerine göre Kasım ayında yeni kurulan şirket sayısı, bir önceki aya kıyasla yüzde 9,6 azaldı. Gerçek kişi ticari işletmelerindeki düşüş ise yüzde 12,4 olarak kayda geçti. Bu tablo, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerde risk alma isteğinin azaldığını gösterdi.

Yıllık Karşılaştırmada Da İsteksizlik Sürüyor

Geçen yılın Kasım ayıyla karşılaştırıldığında da benzer bir tablo ortaya çıktı. Yeni kurulan şirket sayısı yüzde 5,9 azalırken, kooperatif kuruluşlarında yüzde 33’lük dikkat çekici bir düşüş yaşandı. Aynı dönemde kapanan şirket sayısında yüzde 5,7’lik bir gerileme görülse de, piyasada yeni iş kurma cesaretinin zayıfladığı yorumları öne çıktı.

11 Aylık Fatura Ağır Oldu

Kasım ayındaki görece yavaşlamaya rağmen, Ocak–Kasım 2025 dönemine ait genel tablo ekonomideki baskıyı net biçimde ortaya koydu.
Bu dönemde kurulan şirket sayısı, geçen yıla göre yüzde 1,8 azalarak 100 bin 984’e gerilerken; kapanan şirket sayısı yüzde 8,9 artışla 25 bin 987’ye yükseldi. Böylece yılın 11 ayında yaklaşık 26 bin işletme ticari faaliyetlerini sonlandırdı.

İnşaat ve Ticaret İlk Sırada

Kasım ayında kapanan şirketler ağırlıklı olarak toptan ve perakende ticaret ile inşaat sektörlerinde yoğunlaştı. Ekonominin lokomotifleri arasında yer alan bu alanlarda yaşanan daralma, piyasalardaki genel durgunluğun sektörel yansıması olarak değerlendirildi.

Şirketlerin Adresi Yine İstanbul

Kasım ayında kurulan 9 bin 636 şirket ve kooperatifin yüzde 35,9’u İstanbul’da faaliyete başladı. İstanbul’u Ankara ve İzmir izledi. Yabancı sermayeli şirket kuruluşlarında ise İran ve Azerbaycan ortaklı firmalar öne çıktı.

Uzmanlara göre TOBB verileri, 2025 yılında artan maliyetler ve finansmana erişimde yaşanan zorlukların girişimcilik üzerinde baskı yarattığını ve önümüzdeki dönemde ekonomik politikalara yönelik beklentilerin daha da önem kazanacağını gösteriyor. (HalkTV – Haber Merkezi)