Mutlu azınlık dışında; hangi kesime dokunursak dokunalım onlardan bir değil bin ah işitiriz.

Bir yanda servetlerine servet katan, devletin imkanlarını kendi çiftlikleri imiş gibi kullanan azınlık (çok az) kesim; diğer yandan fakirleştikçe fakirleşen büyük çoğunluk.

Daha önce "orta direk" denilen kesiminde eriyerek yok olması.

Yirmi yıllık iktidarın yanlış politikaları ve gelinen sonuç.

Belleri büken zamlar, şaha kalkmış enflasyon, yokluk, yoksulluk, yolsuzluk... Almış başını gidiyor. Dur diyecek iradenin olduğunu söylemek zor.

Toplumda oluşan ümitsizlik, siyasete olan güvensizlik, çaresizlik, bilememezlik, endişe ve korku toplumsal tramvay oluşturmuş.

Sn. Cumhur başkanımızın pembe tablolar çizmesi, muhalefete yüklenmesi, dış güçler ve iç hainler ile "Avrupa'da raflar boş bizde dolu", "işsizlik yok iş beğenmeme var" demesi bu gerçeği değiştirmediğidir.

Faiz (Allah ve Resulü ile şavas) ile beslenen bankaların işleri tıkırında.

Servetlerine servet katmakta.

Ya bunların dışındaki diğer kesim ve kuruluşlar?

Hâlleri perişan.

Her konuda büyük sıkıntılar yaşamaktalar.

Sermayeleri erimekte, ileriye dönük plan ve projeler hazırlayamamakta, günü kurtarma peşindeler.

Geçenlerde Diyarbakır'da ki Tekstil kente gittim. Bir kaç kişiyle görüştüm. Dertlerini dinledim. "İşçi çıkarmak zorunda" olduklarını, "önlerini görmediklerini", "girdi maliyetlerinin zamlarla sürekli değiştiğini" ve "siparişlerde düşüşler" yaşandığını belirtiler.

İstihdama katkı sunan, işsizliğin çaresine lokomotif görevini gören bir sektörün içler acısı durumu.

Şehirde bulunan küçük çaplı bir tekstil imalathanesinde gittim. İşletmenin hem çalışanı hem de ortağı olan birisiyle görüştüm. Benzer sorunları anlattıktan sonra "hocam şu ipliği 7 liraya alıyordum. Buna göre fiyat verdim ve işi aldım. Şu an bu iplik 20 TL. Ne yapacağım? İşçi, elektrik, servis, yemek ve benzeri zamları da eklersen 'kar için aldığım' işten zarar edeceğim kesin" ben "ne olacak?" Dediğimde o; "itibarim için işi bitireceğim. Önüme bakacağım. Belki durumlar düzelir."

"Durumlar düzelir" ümidinin olması güzeldir.

Toplumda; Faizciler, tefeciler, belli kesimler kazanıyor gerisi zarar ediyorsa; mutlu azınlık yanında büyük çoğunluk endişe içindeyse durum iyi değildir.

Dinimiz İslam zenginin malını koruyan, tolumu sömüren bir din değildir.

Zenginden "Zekât, komşu hakkı, akraba hakkı, fakir, miskin, yolda kalmış" ve benzeri adlar altında zenginden alıp fakire veren bir dindir.

Selam ve dua ile.