Diyarbakır Barosu'ndan TFF’ye Amedspor tepkisi

TİGRİS HABER - Açıklamada, kararın yalnızca bir spor kulübünü değil, milyonlarca Kürt vatandaşın anadilini hedef aldığı vurgulandı.

TFF'nin daha önce onayladığı bir formayı sonradan cezaya konu etmesinin "hukuki güvenliği yok sayan, tahammülsüzlüğü gösteren bir karar" olarak nitelendirildiği açıklamada, şu görüşlere yer verildi:

"Her dilin bir halkın kimliği ve her anadilin kutsal olduğunun altı çizilen açıklamada, "Anadil üzerindeki yasakçı ve cezalandırıcı yaklaşımlar; toplumsal barışı zedelemekte, eşitlik ve birlikte yaşama iradesini yaralamaktadır."

Barolar, Türkiye'de demokratikleşme ve barışın inşası gibi konuların tartışıldığı bir dönemde verilen bu cezanın, süreci baltalayan ve toplumsal uzlaşı ortamına zarar veren bir nitelik taşıdığını belirtti.

Sporun toplumsal barışa katkı sunması gerekirken, bu tür kararlarla kutuplaşmayı derinleştirdiği uyarısında bulunuldu.

Açıklama, imzacı baroların anadil üzerindeki her türlü yasakçı ve cezalandırıcı yaklaşımın karşısında olduğunu belirterek, TFF'nin bu yanlış karardan derhal dönmesi ve kamuoyundan özür dilemesi gerektiği çağrısıyla son buldu.

Açıklamaya imza atan 16 baro ise şöyle;

Adıyaman, Ağrı, Batman, Bingöl, Bitlis, Dersim, Diyarbakır, Hakkari, Iğdır, Kars, Mardin, Muş, Siirt, Urfa, Şırnak ve Van Barosu.

Baroların açıklaması şöyle:

"KÜRTÇE’YE TAHAMMÜLSÜZLÜK

BARIŞA TAHAMMÜLSÜZLÜKTÜR!

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), daha önce onayladığı Amedspor formasında yer alan Kürtçe sloganı gerekçe göstererek kulübe ceza vermiştir. Bu karar, yalnızca bir spor kulübüne yönelik değil aynı zamanda milyonlarca Kürt yurttaşın anadilini hedef alan, eşit yurttaşlık ilkesine aykırı bir uygulamadır.

Her dil bir halkın kimliğidir, her anadil kutsaldır. Anadil üzerindeki yasakçı ve cezalandırıcı yaklaşımlar; toplumsal barışı zedelemekte, eşitlik ve birlikte yaşama iradesini yaralamaktadır.

Türkiye’de demokratikleşme ve barışın inşası yönünde atılması gereken adımlar konuşulurken verilen bu ceza, süreci baltalayan, toplumsal uzlaşı ve güven ortamını zedeleyen bir yaklaşım olarak değerlendirilmelidir. Sporun, toplumsal barışa katkı sunması gerekirken bu tür kararlarla kutuplaşmayı derinleştirdiği unutulmamalıdır.

TFF’nin daha önce onayladığı bir formayı bugün cezaya konu etmesi; hukuki güvenliği yok sayan, tahammülsüzlüğü gösteren bir karardır. Bu karar, yalnızca bir spor kulübüne değil aynı zamanda milyonlarca Kürt yurttaşın diline ve kültürel varlığına yöneltilmiş bir saldırıdır.

Aşağıda imzası olan Bölge Baroları olarak; anadili üzerindeki her türlü yasak ve cezalandırıcı yaklaşımın karşısında olduğumuzu, TFF’nin bu yanlış karardan derhal dönmesi ve kamuoyundan özür dilemesi gerektiğini kamuoyuna saygıyla bildiririz."