Evet, ülkenin psikolojisi gerçekten bozuldu. 2018 yılında ülkede genelinde zamlar, baş göstermeye başladı. Giderek ve hızlı bir şekilde fark edilmeden insanlarda psikolojik değişiklikler meydana geldi. Aslında bu daha başlangıçtı. Tarih 11 Mart 2020’de ise Ülkede ilk Covid-19 vakası görüldü. Bununla birlikte insanlar, eve kapanmış ve buda beklenilen teknoloji dünyasına davetiye çıkarmıştı. Bir yandan insanlar canlarıyla uğraşırken, diğer yandan ise teknoloji, hızlıca ve fark etmeden iyice işlemeye başlanmıştı. Peki kim kazanıyordu? Onu siz daha iyi bilirsiniz. Neyse devam edelim. Sosyal medya mecralarında yapılan şakalar, komik videolar ve evde yapılan her şeyin paylaşılmasıyla birden herkes küresel bir köye göç etmeye başladı. Pandemi nedeniyle, okullar online olunca da buda gidişatın tuzu biberi oldu. Aslında artık küresel bir köyün fertleriydik. Zaman akıyor ve değişim giderek hızlanıyordu. Ülke genelinde yaşanılan doğal afetler ise insanları çıkılmaz bir girdaba soktu.

Değerli dostlar, evet gidişat tamda böyle ilerledi ve hiç birimiz farkında değildik. Farkında olanlar ise çevre nedeniyle suskunluk sarmalı içerisinde tamamen sustu. Bu konuya değinmeden devam edemem. Sizler belki de fark etmeden, aramızda her gün birileri intihar ederek ayrılıyor. Ekonomik koşullar ve insanlarda oluşan para hırsı nedeniyle birçok kişi parayı kısa yoldan kazanayım derken, tamamen borç batağına girdiler. Ve yaşanılan olayların ardından artık kimse dışarıya çıktığında ne yapacağını bilemez oldu. İşte gerçekler ortaya çıktı. Bizlerin giderek psikolojisi bozulmuştu veya bilerek yapıldı.

Kimse artık kimseyle konuşmuyor. İsterseniz deneyin ve ilk fırsatta arkadaşlarınızla bir kafeye gidin. Şuna emin olunki bir süre konuştuktan sonra fotoğraf çekimleri ve ardından herkes telefonda olacak. Ardından ‘bırakalım telefonları’ diyerek, sadece ‘eee’ denilecektir. Kimsenin, kimseye tahammülü bile kalmadı. Kavgalar, tartışmalar giderek artmaya başladı. Kimse kimseyle gülmüyor, kimse kimseyle konuşamıyor artık.

Aslında yazılacak çok şey var. Sıralanacak çok olay, anlatılacak çok konu varda ben üstten yazdım siz konuyu anlarsınız. Hani bir söz vardır çok severim. ‘Her ineğin sütü sağılmaz, her konuşma her yerde söylenilmez’ özür dilerim galiba bende biraz o suskunluk sarmalının içerisinde kaldım.

Ben sadece biraz hatırlatma yapmak istedim. Umarım faydası olur. Dışarıda, evde sadece gülümseriz.