Uyuşturucu meselesi!
Uyuşturucu; insanlık dünyasının baş belası, Dünyada olduğu kadar ülkemizde, kentimizde de musallat bir illet. Üreticisi, satıcısı, torbacısı, baronu/baronları derken, burnumuzun dibinde 10-15 yaş sınırına kadar yakınlaştı kullanım yaşı olarak.
Bugünkü gazete başlığımızda kentin dikkatine de sunduk durumu.
‘VAHİM’ başlığı ile.
Arkadaşımız Serhat Özdemir, küçük bir çalışma yaptı, durumu özetledi.
Bu sadece bir hatırlatma.
Son 7 aylık bir toparlamadan dahi Vahim bir tablo çıkıyor ortaya.
Bu süre içinde toplam 3 ton çeşitli vasıflarda uyuşturucu ele geçirilmiş.
430 adet operasyon gerçekleşmiş, ‘uyuşturucu madde ticareti yapmak, kullanmak ve bulundurmak’ suçlarından da 502 kişi de tutuklanmış.
*
Diyarbakır’da ciddi bir uyuşturucu trafiğinin olduğunu, torbacıların kentin geneline yayıldığını, küçük, büyük baronların da bu işten ciddi paralar kazandıklarını biliyoruz.
Uyuşturucu piyasası ile mücadele ciddi bir iş. Güvenlik birimleri, ilgili sivil kuruluşlar, aileler ve sivil toplum kuruluşlarının ortaklaşarak vereceği samimi mücadele gerektiriyor. Ortadan kaldırılması, bitirilmesi, yok edilmesi mümkün değil, ancak geriletilmesi, zehir alanlarının daraltılması mümkün.
*
'Uyuşturucuya Karşı Barikat Ol' kampanyası
Amedspor taraftar grubu Barikat ve Mor Barikat, Diyarbakır ve çevresinde artan uyuşturucu kullanımı ve fuhuşa karşı 6 Temmuz tarihinde “Uyuşturucuya Karşı Barikat Ol!” kampanyası başlatmıştı.
Barikat ve Mor Barikat yöneticileri, kamuoyuna ve sivil toplum örgütlerine söz konusu çalışmalarında kendilerine destek verilmesi çağrısı yapmıştı. Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu da bu konuda bir çalışma programına sahip.
Bence bu çalışmaların eğitim yılı başlamadan süratlendirilmesi ve etkinleştirilmesi gerekiyor.
*
Piyasa torba taşıyan torbacılarla dolu, teknolojik rahatlıklardan dolayı kurye işleri de kolaylıkla sağlanabiliyor.
Toplumsal travma zirve döneminde.
7’den 70’e ulaşma, ulaştırma imkânı olan bu meretin daha fazla toplumsal yaralar açmasına fırsat vermeden kentin bütün bileşenlerinin devreye girmesi, ortaklaşması, sonuca kilitlenmesi şart.
‘Battı balık yan gider’ anlayışının giderek hâkim olduğu anlayışın tam da kırılma zamanı.
Ses vermek lazım; Baronlar zenginleşmesin, çocuklarımız heba olmasın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.