Muhammed Hasan Kaya

Muhammed Hasan Kaya

OTİZM’ İN FARKINDAYIM

OTİZM’ İN FARKINDAYIM

OTİZM’ İN FARKINDAYIM

 Bugün sizlere çok özel ve bir o kadar da hassas davranmamız gereken nörogelişimsel bozukluğu olan kişilerden bahsetmek istiyorum...

Otizm Spektrum Bozukluğu ilk tanısını 1943 yılında almıştır. Sosyal – İletişimsel alanda yetersizliklerle sınırlı davranış ve ilgi alanlarıyla dikkat çekmektedir. Belirtiler erken çocukluk anında başlamaktadır. Biz Psikologlar ve Psikiyatrlar bir çocukta iki yaşına kadar bariz bir şekilde konuşamıyorsa iki şeyden şüpheleniriz. Birincisi; MR ( Mental Retardasyon ), ikincisi; OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU ( OSB ).

OTİZM; Toplumsal etkileşimde ve iletişimde yetersizliklerledavranış, ilgi ve etkinliklerde sınırlı, basmakalıp ve yineleyici örüntüler ve etkileşim ve iletişimde kullanılan dil ya da sembolik oyun becerilerinin, en az birinde 3 yaşından önce gecikmelerin ya da olağandışı bir işlevselliğin olması ile karakterize gelişimsel bir bozukluktur. Otizm erkeklerde kız çocuklarına oranla 4-5 kat daha fazla görünse de kızlardaki örüntü daha ağır seyretmektedir. Sebepleri;

Genetik bozukluklar– yapısal anomaliler sebep olabilir.

Epilepsiye yatkınlık ve diğer nöroloji hastalıklarla birliktelik görülebilir.

Serotonin yüksekliği olur.

Doğum esnasında ağır beyin hasarı

Gebelikte civa, kurşun gibi ağır metal zehirlenmelerinin sebep olabileceği düşünülür.

Beyincik, frontal lob ve temporal lob MR larında normal bireylere göre daha az hücre ve hücreler arası iletişim olduğu tespit edilmiştir.

Otizm Spektrum Bozukluğu olan çocuklarda ilk dikkat çeken özellik dil v iletişim alanında yaşadıkları sorunlardır. Otizmli çocuklar çok geç konuşmaya başlamakla birlikte konuşama becerisi olan çocuklarda ekolali dediğimiz tekrar eden konuşma görülmektedir. Bunun yanında sözcük dağarcıkları sınırlıdır. Atasözü deyim ve mecaz anlamda söylediğimiz şeyleri anlamakta güçlük çekerler.

Duygusal özelliklerine baktığımızda neden – sonuç ilişkisi kuramazlar. Yaptıklarının ve yaşadıklarının sonucunu tahmin etmekte sorun yaşarlar. Bizim algılayamadığımız kokuları algılamada çok iyi olduklarını söyleyebilirim. Kalabalık ortamlarda çok rahatsız olmalarının sebebi de bizim duymakta güçlük çektiğimiz çok düşük sesleri bile kolaylıkla algılayabilme yeteneklerinden kaynaklanmaktadır.

Davranışsal özelliklerine baktığımızda Stereotipik dediğimiz belli bir amacı ve işlevi olmayan ritmik ve tekrarlayıcı hareketleri gözleyebiliriz. Otizmli çocuklar bütünlerine çok bağlıdırlar ve bu bütünlerinde bir değişiklik olduğu zaman aşırı tepki gösterebilirler. Sınırlı olan ilgi alanları bir nesneye yöneldiğinde anlamsız bir şekilde o nesneye yoğun bir şekilde bağlanabilirler. Kendilerine has bir oyun oynama tarzları vardır. Örneğin; alakalı veya alakasız bütün oyuncakları ve nesneleri sıraya dizerler veaynı zamanda dönen nesnelere aşırı ilgi duyarlar, buna örnek olarakta çamaşır makinasının dönen tamburunu izleyebildiklerini gözlemleyebiliriz ya da oyuncak bir arabanın tekerleğini saatlerce döndürerek oynayabilirler.

Sosyal özelliklerine baktığımızda, insanlar ve sosyalliğe dair her şey onların ilgisini çekmez. Bu yüzden bu çocukları bir parkta akranlarıyla oyun oynarken gözlemlediğimiz zaman uyumsuz olduklarını ve akranlarının onun ilgisini çekmediğini söyleriz. Göz teması kurmazlar. Karşılıklı Sosyal – Duygusal paylaşımları yoktur. Dikkatlerini çeken şeylere anlamsız bir şekilde bakıp donup bakakalabiliyorlar. Aynı zamanda sevindikleri zaman kanat çırpma hareketlerinin yanında normal zamanlarda parmak ucunda yürüme ve kendilerine özgü parmak hareketlerinin olduğunu görürüz.

Erken teşhis önemlidir;

Başkalarıyla göz teması kurmuyorsa

İsmini söylediğinizde bakmıyorsa,

Söyleneni işitmiyor gibi davranıyorsa,

Parmağıyla istediği şeyi göstermiyorsa,

Oyuncaklarla oynamayı bilmiyorsa,

Akranlarının oynadığı oyunlara ilgi göstermiyorsa,

Bazı sözleri tekrar tekrar ve ilişkisiz ortamlarda söylüyorsa,

Konuşmada akranlarının gerisinde kalmışsa,

Sallanmak, çırpınmak gibi garip hareketleri varsa,

aşırı hareketli, hep kendi bildiğince davranıyorsa,

Gözleri bir şeye takılıp kalıyorsa,

Bazı eşyaları döndürmek, sıraya dizmek gibi sıra dışı hareketler yapıyorsa,

Günlük yaşamındaki düzen değişikliklerine aşırı tepki veriyorsa,

 Çevrenizde bu tür belirtilerde aceleci davranmak gerekir ve mutlaka bir ruh sağlığı uzmanına baş vurun...

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Muhammed Hasan Kaya Arşivi
SON YAZILAR