Altmış yaşını aşmış biri olarak seçimden ve demokrasiden fazladan bir beklentim kalmamıştır.

Siyasî aktörler değişebilir, yeni iktidarla beraber heyecan ve olumlu rüzgar yakalanılabilir. Ancak uzun vadede eski tas eski hamam" misali olur kanaatindeyim.

Yani ümitsiz ve karamsarım.

Darbelerle askeri rejimi, cuntacıları, balans ayarı yapanları, Kemalistleri, halkçı, sağcı, muhafazakar, liberal, dinci... her çeşit iktidarı gördüm.

Ancak insan haklarına saygı (yandaşa değil herkese), adilane ekonomik paylaşımı, iş ve aş imkanının sağlandığını görmedim.

Ülke kaynaklarını ülke menfaatine uygun işletilmesini, adaleti, müspet ilim ve fende terakkiyi pek görmedim. Müessir medeniyetleri hep geride takip ettik. Yetişmiş insan gücü ve beyin göçünü yaşadık.

Zenginler servetlerine servet katarken, diğer zümre "vatan", "bayrak", "ezan"... sevdaları ile yetinir oldular.

Tüm siyasi partiler iktidara geldiklerinde verdikleri sözü tutulduklarını pek görmedik. "Dun dündür" zihniyetini, iyinin üzerine daha iyi koyma yerine muhalif olanı toptan silmeye başladıklarını, "Ben de hakkım" yerine "ben hakkım" düşüncesiyle farklılıklara tahammül edilmediğini gördük.

Yanlışları düzeltme yerine insanları düzeltmeyi, yasaları insana uygun yapma yerine insanları yasalara uydurmaya çalışıldığını gördük.

Netice itibarıyla siyasete karşı güven bunalımı, siyasetten uzak durma ve "hepsi aynı" düşüncesi toplumda hâkim oldu.

Önümüzde çok öneli bir seçim olacak. Özelikle altılı masa olarak bilinen millet ittifakı karamsar olmama rağmen bana ümit veriyor.

Her kesimdeki ideolojik faşistler bunları rahat bıraksa ve millet bunlara imkân verse ülkemiz için güzel işler yapacaklarına kanaatim hâsıl oldu.

Bir birinden farklı siyasi görüşlere sahip olmalarına rağmen ülkenin âli menfaatleri için bir araya gelen altı partinin "gardiyan devlet yetine garson devleti" olunacağı ümidini veriyor.

Solcusu, sağcısı, milliyetçisi, dindarı, demokratı, liberali, devletçi gibi farklı fikirlere sahip bu partilere imkân verelim.

Onları siyasi çıkar ve ideolojik davamıza feda etme sevdasından vazgeçelim. Onların da iyi işler yapacaklarına tıkanan siyasetin önünü açacaklarına güvenim vardır.

İntikam duygusuyla hareket etmeden, iyinin üzerine daha iyisini koyarlarsa, kötüyü ıslah etme yoluna giderlerse herkesin kazanacağına emin gibiyim.

Yoksa "eski taş eski hamam" misali kaybedenlerden oluruz.

Selam ve dua ile.