Diyarbakır kalesinden notlar-66
Naci SAPAN
İki önemli notla başlayalım.
Kayyımlar döneminde Diyarbakır’ın taşınmazlarının satılmasına tepki göstermiştik, engelleyemedik, sattılar, devrettiler, gittiler. Onlar gitti, satışlar durdu mu?
Durmadı.
Bir şekilde yolunu bulup satıyorlar; gerek TOKİ marifetiyle gerekse farklı yöntemlerle. Geride bıraktığımız hafta sonu iki arazi konusu kentin gündemiydi, gündem olmaya devam ediyor. ‘Ateş kes-Fesih’ sürecine rağmen tartışılıyor, konuşuluyor.
Arsa spekülatörleri devrede.
*
Birincisi; TOKİ’nin arsa satışı. Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da gündeme getirdi, meclis’e taşıyor.
Bir arsa satışı yapıldı ki, Tanrıkulu’nun tespitlerine göre, 2.6 Milyar TL kamu zararı var.
Açılan ihaleye 30 başvuru olmuş, tek teklif kabul görmüş.
Diğerleri nerede?
Gizli ortak!
Arazi nerede?
Dicle kentte, hem de 77 dönüm, çok kıymetli.
İhaleye katılım için TOKİ tarafından belirlenen 50 milyon lira teminat bedelinin 30’dan fazla firma tarafından yatırılmasına rağmen sadece bir kişinin teklifi alınmış, arsanın, bedelinin altında satışı sağlanmış. 30’dan fazla teminat yatıran firma olmasına rağmen tek bir teklif. Arka planda iş birliği veya konsorsiyumun olduğu çok belli. Dolayısıyla kamu zararı oluşmasına fırsat sağlanmış.
Rakam, yani oluşan zararın rakamı 2.6 milyar TL.
Tanrıkulu, ihale sürecini şöyle anlatıyor:
“30’un üzerinde katılımcı 50 milyon liralık teminat bedelini yatırıyor, TOKİ 1 milyar 100 milyon alt bedelle satışı başlatıyor. İhale günü teminat bedelini yatıran tüm firmalar ve kişiler katılım sağlıyor. İhale başladığında sadece bir kişi devreye giriyor ve 30’un üzerinde katılımcının bulunduğu bir ihalede başlangıç bedelinin sadece 30 milyon lira üstü bir bedelle 1 milyar 130 milyona bu arsayı alıyor. İddialara göre sonrasında teminat yatıranlar kendi aralarında arsa taksimatını yaparak bir kazanç sağlıyorlar ve 2.6 Milyar Liralık bir kamu zararı doğmuş oluyor. Sadece bir arsa üzerinden bile ortaya çıkan iddialar çok vahim.”
Durum bu, kamuoyunun bilgisine…
TOKİ, bundan sonra ne yapacak, bekleyip göreceğiz.
*
İkicisi; Sağlık Müdürünün görevden alınması talebi ile bağlantılı.
Diyarbakır sağlık müdürü, ‘bu arsa işimize yaramıyor’ demediği için topun ağzında.
Arsa spekülatörleri devrede, herkes biliyor, kendi arasında konuşuyor, tartışıyor, ‘rant çetesi’ işbaşında. Daha önce olduğu gibi bu arazilerde usulsüz olmasına rağmen ‘usulüne uygun’ formatla gidecek.
*
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.