NACİ SAPAN

NACİ SAPAN

Savaşa değil, barışa yatırım

Savaşa değil, barışa yatırım

Savaşa yatırım;

Ekonomik kayıptır

İnsan kaybıdır

Sosyal kayıptır

Ekolojik kayıptır

Siyasal kayıptır

Coğrafik kayıptır

Savaşa yatırım ve ısrar topyekûn kayıptır.

 

Zaten böyle bir yatırım yapıldığı andan itibaren batırılmış, batmış, geleceği olmayan bir yatırımdır.

Sermayesi bireydir, halktır savaşın

Kazananı yoktur.

Savaşta ısrar; ‘Savaş suçluluğudur’.

 

Düşünmemiz ve düşünülmesi gereken nedir?

Çok fazla kafa yormaya gerek yok

Tablo çok net

*Silahla kazanılmış özgürlük mü?

*Demokratik siyasetle kazanılmış bir özgürlük mü?

 

Silahla kazanılmış bir özgürlük silahla korunmaya çalışılır.

Silahla korunmaya çalışılan bir özgürlük;

İlk etapta çok özgür bir duruma hitap ediyor olsa bile, kendisi gibi düşünmeyenlerin özgürlüğünü kısıtlayan, yok sayan, sadece kendini dayatan ve kutsayan, karşı tarafın da kutsaması istenen bir duruma hitap eder.

Bu, diktatörlerin, diktatör olmak isteyenlerin ‘özgürlük’ anlayışıdır.

Biatçı bir anlayıştır, silahların gölgesinde biat edilmiş bir ‘özgürlük’ vaat eder. 

 

O zaman ne yapmak gerekir?

Barışa yatırım.

Barışa yatırım;

Demokrasidir,

Çağdaşlıktır,

Birey hak ve özgürlüklerinin korunmasıdır,

Yüksek sesle konuşmaktır,

Hak ve hukuk arayışı demektir.

Bireye ya da bir gruba biat etmeyi ret eder.

Bireyin ve toplumun topyekûn özgürlüğüne kapı aralar barış yatırımı.

Silahı ret eder

Demokrasiye, demokratik siyasete kapı aralar.

 

Hep birlikte demokratik siyasetin kapısında duruyor vaziyetteyiz.

Neden duruyoruz?

Aralanan kapıdan neden içeriye girmiyoruz?

Çünkü önümüzde bizi engelleyen silah ve savaş atmosferi var.

Güç halksa, halkın gücüyse, son karar halkın olacaktır.

Aralık duran o kapıdan içeriye girip, sivil ve demokratik siyasetle kazanılacak, kazanılmış bir özgürlüğe adım atmanın tam da zamanıdır.

Halkın özgürlüğü, huzuru, geleceği için savaştığını söyleyenler, küçük azınlığın değil, büyük çoğunluğun sesine kulak vermelidir.

Özelde Kürtler, genelde Türkiye halkı savaştan yana değil, barıştan, demokrasiden, sivil siyasetten yanadır.   

**

Savaşla bizi erken seçime zorlayanlara ders vermenin tam da zamanıdır.

Barışın adresi sosyal demokratlardır.

Bu nedenle önümüzdeki süreçte en büyük sorumluluk Cumhuriyet Halk Partisinindir.

CHP’nin barış adına üstleneceği sorumluluk kadar, seçmenin, halkın da bu sorumluluğu daha fazla CHP’ye yüklemesi, hem parlamento aritmetiği hem de ülkenin barışı ve huzuru açısından son derece önemli ve gerçekçi bir ayrıntı olarak karşımızda duruyor.

HDP’nin oy oranı kendini koruyor.

Barış için CHP’nin daha fazla güçlenmesi sosyal demokratların çözümcü politikalarının devreye girmesinin önünü açacaktır.

Tabi ki seçimin ertelenmesi gibi bir durum söz konusu olursa içine gireceğimiz kaosu şimdilik bu durumun dışında tutuyorum.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
NACİ SAPAN Arşivi
SON YAZILAR