Geçtiğimiz hafta Diyarbakır futbolu adına gerçekten ilginç, bir o kadar da sarsıcı günler yaşandı. Sevinçle üzüntünün iç içe geçtiği, futbolun zaman zaman ne kadar acımasız olabildiğini bir kez daha hatırlatan bir haftayı geride bıraktık.

Haftanın en çok konuşulan gelişmesi, Diyarbakır futbolunun efsane kulübü Diyarbakırspor’da Kulüp Başkanı’nın istifası oldu. Maça yalnızca bir gün kala gelen bu karar, zaten zor bir süreçten geçen camiada büyük bir belirsizlik yarattı ve hayal kırıklığını derinleştirdi. Yönetimsel boşluk, kaçınılmaz olarak sahaya da yansıdı.

Diyarbekirspor’da Büyük Çöküş

Lig temsilcisi Diyarbekirspor cephesinde ise tablo çok daha ağırdı. Sezonun ilk devresinin son gününde Teknik Direktör ve Sportif Direktörün istifası, kulüp adına tam anlamıyla bir fiyasko ve büyük bir darbe oldu. Takım, teknik direktörsüz çıktığı Kahramanmaraş deplasmanında tarihinin en ağır yenilgilerinden birini aldı.

Cumartesi günü yaşanan bu ağır mağlubiyette sorumluluk yalnızca teknik heyete ait değildi. Sahada mücadele eden bazı oyuncular da bu tablonun bir parçasıydı. Maçı Kahramanmaraş’ta tribünden izleyen biri olarak açıkça şunu söyleyebilirim: Sahada ne bir savunma disiplini vardı, ne kalecide konsantrasyon, ne de takım halinde bir mücadele ruhu…

Genç Yusuf’un Golü Umut Oldu Ama Yetmedi

Bu karanlık tabloda umut veren tek detay, Amedspor’dan transfer edilen genç oyuncuların ortaya koyduğu mücadeleydi. Gençler, sahada basmadık yer bırakmadı. 17 yaşındaki santrfor Yusuf Özbilek’in attığı gol, kısa süreli de olsa bir umut yarattı; ancak bu çaba sonucu değiştirmeye yetmedi.

Ortaya çıkan 6-2’lik skor, sadece bir mağlubiyet değil; sahada emeğini veren, alın teri dökenlere karşı yapılmış büyük bir haksızlıktı.

Diyarbakırspor’da Belirsizlik Derinleşiyor

Efsane Diyarbakırspor cephesinde ise hafta hiç iç açıcı geçmedi. Pazar günü oynanan Elazığ Yolspor maçına, yönetimsel moral bozukluğu ve yaklaşık bir haftadır antrenman yapılmadan çıkıldı. Sahadan alınan 1-0’lık yenilgi, moralleri tamamen alt üst etti.

Kulüp Başkanı’nın istifasının ardından mevcut yönetimin de görevi bırakabileceğine dair gelen bilgiler, camiadaki belirsizliği daha da artırdı. Bu hafta, Diyarbakırspor camiası için üzüntü, belirsizlik ve derin bir sorgulama haftası olarak kayıtlara geçti.

Karanlık Haftada Bir Işık: Amedspor Kadın Futbol Takımı

Ancak karanlığın içinde bir ışık da vardı…
Pazar günü Amedspor Kadın Futbol Takımı, kendi sahasında attığı 6 golle sezonun en farklı galibiyetini alarak haftanın yüz güldüren tarafı oldu. Sahada ne yaptığını bilen, mücadeleden vazgeçmeyen, formasının hakkını veren bir takım izledik. Bu galibiyet, “Doğru planlama ve inanç olursa başarı gelir” mesajını net bir şekilde verdi.

Gelecek Altyapıda: U14’ler Umut Veriyor

Aynı zamanda U14 Ligi’nde mücadele eden Diyarinterspor’un altyapı takımı da sahadaki futboluyla göz doldurdu. Şampiyonluk hedefiyle yoluna devam eden bu gençler, inandıkları yolda kararlılıkla yürüdüklerini gösterdi. Bu çocuklar, bu şehrin yarınıdır ve mutlaka sahip çıkılmalıdır.

Amedspor–Bodrumspor Maçında Futbol Değil Tribünler Konuşuldu

Ve son olarak Pazartesi akşamı oynanan Amedspor–Bodrumspor karşılaşmasına değinmek gerekiyor…
Geçtiğimiz haftayı lider kapatan Amedspor, zirveyi yakından ilgilendiren Bodrumspor maçında sahaya çıktı. Karşılaşma sahada dostça bir beraberlikle sona erdi; ancak ne yazık ki futbol değil, tribünlerde yaşananlar konuşuldu.

Maç öncesi ve sonrasında Amedspor taraftarına yönelik yaşanan fiziksel saldırılar, futbolun ruhuyla bağdaşmayan ve kabul edilemez görüntüler olarak gündeme düştü.

Son Söz

Diyarbakır futbolu sahipsiz değildir.
Ancak bugün, her zamankinden daha fazla sahip çıkılması gereken bir noktadadır. Çünkü bu şehir, futboluyla da onuruyla da yeniden ayağa kalkmayı hak ediyor.