Ayşe Sökülmez

Ayşe Sökülmez

Eşşeği Saldım Çayıra

Eşşeği Saldım Çayıra

Nihayet Türkçe klavyeli

minicik yazıcım masamda

o bana bakıyor ben ona

o yaz diyor ben direniyorum.

Direniyorum

yazı meleklerim yok ortada.

Kaçıyorlar epeyi oldu bu böyle.

Yemek tarifi bile yazmaya niyetlenirken

sol omuzuma bir melek

sağdakine sağdaki de

ikisi birden bir muhhabet

ben de onları dinlemeye koyuluyorum.

Neyse...

Küfretmek biz

hanımlar için hiç değil.

Öyle ögreniriz.

Öyle yetişiriz.

Ölene kadar mezara kadar da bozmuyoruz bu terbiyemizi.

Neyse konu ne türkçe karekter yazıcı oyuncağım

ne de biz hanım hanımların bozmadıkları terbiyeleri .

Hepinizin affına sıgınıyorum

bir 'eşşek' lafı var hani kullandığım.

Sözümüz şimdiden meclisten dışarı.

Kimse üzerine alınmasın.

Öylesine yazdık ne manaya gelecekse artık.?

Konu geçenlerde bizim parti Sosyal Demokrat Parti'den

genç tıfıl sayılabilecek genç bir arkadaşımız,

önümüzdeki seçimlerde milletvekili adayı oldu.

O..!

Yedek delege ve toplantıya davetli olduğum

ancak toplantıya katılamadığım

işte o toplantıların birinde bu tıfıl gencecik arkadaşımız

resmen aday olmuş.

Adaylığı toplantıya katılan delegelerce onaylanmış ve

kendiside bu görevi heycanla ürkek ve tıfıllıkla kabul etmiş.

Hiç bize ne bundan demeyin?.

 

Eşşeği saldım çayıra

Otlaya karnın doyura

Gördüğü düşü hayra

Yoranın da Avradını”

 

demez mesela hiç bir tanıdığım arkadaşım bu tıfıl'a..

Kaldı ki tıfıl beş altı dil biliyor.

Okulu birincilikle bitirdi.

Üniversiteye de gitti

orayı da sildi süpürdü.

Almanya dişinda şöyle baba bir ülkede de bir yıl

eğitimine devam ederek üzerine doktora yaptı.

Doktora ha..!

 

Münkir münafıkın soyu

Yaktı harap etti köyü

Mezarına-ölüsüne bir tas suyu

Dökenin de avradını “,.

 

Bu da uymaz bizim tıfıla!

Arkasından bu kadar bedduayı küfrü

hakkedecek tek bir eylemde bulunmaz.

Canla başla çalışır.

Bildiğimiz hamal gibi.

Hammal gece evine gider pijamasını giyer ayaklarını uzatır,

televizyonunun karşısına geçer ne kadar aptal dizi varsa

seyreder seyir bitmez o uyur,

uyuyakalır,

öylece sabah dizi setinde bulur kendini,

öyle zanneder.

Biri ona gene ta ki okkalı bir kufur savurana kadar

işte metroda falan.

Kendine gelir gelmesine

işine koyulur hemen.

Bizim tıfıl da metroya biner,

bisiklet sürer

akşamları da

o toplantı senin bu toplantı benim

büyük büyük dedesinden kalma bond çantayla

memuriyetini

millete hammal olduğunu anlatır durur.

Yapacağı işleri projelerle anlatır düşünür daha iyisini onlarla uyur

uyanır.

İdealisttir..!

Hem idealist hem de humanisttir.

Tıfılı tanıyorum on yaşından beri.

Onu tanımak bütün halkın tanıyor olacağı anlamına gelmez.

Onu tanıyor olmakta ayrıca

tıfıllığını etkilemez onu değiştirmez.

Koruma kullanmaz.

Şemsiye tutturmaz.

Bu ne, lügatta böyle bir şey yok.!

Kafası ihaleye kapkaça çalışmaz.

İnkara,

küfre hele,

yaptım oldu

dahada yaparım,

yedim hakkımla yedim,

sildim süpürdüm,

ulan eşşekler siz seçtiniz beni” gbi bir cümle

gene hiç lügatında olmaz biliyorum.

 

He vallah!

Tıfıl,.!

Topantılara pantolon paçaları çorabının içine kıvrılmış

kendini yagmurdan korumak için muşamba

şemsiyeyle

kendi ödediği gene iki euro ya aldığı birasını içer.

Yanına belki gene üç beş kuruş

pardon euro'ya ,

salam salatası alır kırıntı bir kuru simit,

ve soğuktan akan sümüğünü çekerek yer.

Çayırlık bir durum yok anlayacağınız..

Tıfıl'da beddua,

iftira,

buhtan yok bulamazsınız..

En sevdiği hobisi,

Sinemaya tiyatroya konsere gittiği biletleri

birikrir bir kutuda.

Hepsi bu!

 

Derince kazın kuyusun

inim inim inlesin

kefenin diken iğnesin

dikenin de avradını.”

 

Ne..?

hele hele bu hiç uymaz bizim tıfıla.

Hız dont anderstend.!

 

Kazak Abdal nutk eyledi

yaktı köyü mahveyledi

sorarlarsa kim söyledi

soranında avradını.”

Kazak Abdal'ı nerden bilsin şimdi. Bu Tıfıl..?

 

Eşşeği saldım çayıra'”

mutlaka Erkan Ogur'dan dinleyiniz efendim.

Hem okuyun hem dinleyin.

 

Hani solculardan korkmayın diye..

 

Sevgiyle sağlıkla ve mühabbetle Kalın.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ayşe Sökülmez Arşivi
SON YAZILAR