Halk otobüslerinde yaşlılara saygısız davranışlar olduğu yönünde ciddi şikayetler geldi.

Hem de çok sayıda şikayet var.

Nedenmiş efendim?

 Ücretsiz bindikleri için!

Kamuya ait toplu taşımanın amaçlarını anlatmak gerekiyor bu saygısızlara.

Duraklarda yaşlı görünce durmayanların yanı sıra, binince laf edenler de oluyormuş.

Yaşlılar, emekliler, emekçiler; ihtiyaç yoksa ne diye binsin ki toplu taşımaya?

Zaten imkanlı olsa kendi aracına binecek.

Emekliye, yaşlıya bu hakkı tanımış devlet, aradakiler neden üstüne vazife alır, onu da anlamış değilim.

Ne oldum demeyeceksin arkadaş, ne olacağın önemli.

Bakın zamlar herkesi toplu taşımaya yöneltti.

Devlet halkın, araç halkın, eğitim kurumu halkın, sağlık kurumu halkın, enerji halkın, su halkın.

Halk kendi malını kullandığı için hakarete uğrar mı?

**

Diyarbakır’da trafikte yoğun bir emniyet kemeri denetimi var.

Son derece doğru ve olması gereken bir denetim.

Destekliyorum.

Şikayetler de ufaktan gelmeye başladı.

O nedenle biraz dikkat!

Kemer yok diye ceza gitmiş vatandaşa.

Adam emin kemer taktığından.

İtiraz etmiş.

İnceleme falan filan derken, 9 kamerada kemerli, son kamerada görüntü belirsiz olduğu için ‘kemersiz’ görünüyor, ceza yazılıyor.

Yani dikkatsizlik.

Aslında orda da kemer var.

Emniyetin ‘VAR’ sistemi futbol sahalarındaki ‘VAR’ sistemine benzemesin.

Aman ha dikkat!

**

Ezeldendir Dicle Üniversitesinin 27 bin dönümlük arazisi rantçıların radarında takılıdır.

Kıymetli arazidir.

Elbette ki kıymeti eğitim kurumuna ait olmasındandır bizim için.

Bizim için öyle, başkaları için değil.

Zaten yarısı neredeyse özel konut alanına dönüştürüldü.

Sanki kalanını da dönüştürme uğraşları var gibi.

Kulağımıza gelenler bu yönde.

Zaten Üniversite mi, toplu konut alanı mı, belli değil.

Akla çok şey geliyor da!

Devlet üniversitesi bitirilmek mi isteniyor?

Niye olsun, diye soran olabilir.

Neden olmasın?

Vakıf üniversitelerine zemin yaratmak daha karlı bir alan değil mi?

Araziden nemalananlar Vakıf üniversitesinden de nemalanır

Ne olacak ki?

Bizde, vatandaşta merak ediyor.

27 bin dönüm araziden geriye ne kaldı?

TOKİ üzerinden satışı gerçekleşen ya da düşünülen arazi var mı?

*

Yılmaz Güney caddesindeki asfalt serim meselesiyle ilgili vatandaş şikayetlerini yazmıştım. Büyükşehir Belediyesi yol yapım ve alt yapı koordinasyon Daire Başkanı Kendal Okutucu aradı. Konuya açıklık getirmek istediğini söyledi, dinledim. Asfaltın geçen yıl değil, 2014 yılında serildiğini anlattı. Asfalt işi aşamalı oluyormuş teknik olarak. Bu nedenle kazılıp seriliyormuş. Böyle olunca da her aşamada sök-yap gibi algılandığını anlattı. Doğrusu bu aşamaları bende bilmiyordum, öğrenmiş olduk. Diyalog önemli. Beyan esastır. Emeğe de saygımız sonsuz. Kimseye de düşmanlığımız yok. Bilgi için teşekkürler.