‘Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için’ diye bir söz vardı, hala doğru insanlar için geçerlidir. Şimdi ‘Gemisi kurtaran kaptandır’ manasına evirilmiş olmasının toplumsal ve bireysel sıkıntıları yaşanıyor. Parti zengini kesimlerce benimsenmiş olmasının anlam ve önemini en yakın arkadaşlarını deniz sularında boğulmaya terk ederken tanık oluyoruz.

Bağlar Belediye Başkanı gibi.

Yolsuzluk, hırsızlık, soruşturma, inceleme, teftiş ve müfettiş testlerine tabi tutulmuş vaziyette.

Hak etti mi?

Elbette ki etti!

Ancak, tek hedef o olmamalıydı diye düşünüyorum.

Ya diğerleri?

Başta Büyükşehir Belediyesi olmak üzere kayyımlı, kayyımsız tüm belediyelerde yolsuzluk, arsızlık, kayırma, aşırma işlerinin olduğunu sağır-sultan biliyor. Kimse bilmese SAYIŞTAY biliyor.

Bu anlamda tek başına Bağlar ve başkanına yapılan ‘Pozitif ayrımcılık’ doğru değil.

Diğerlerini es geçip, dönemin ABALISI olarak Bağları mı döveceğiz!

Tek başına olmaz ki, ‘Toplu tören’ lazım!

Kamu vicdanı için.

Devletin ve Milletin malının, canının korunduğunu göstermek ve hissettirmek için.

Devlet bunun için vardır.

AK Parti Diyarbakır’da seçim kazanmayacaksa, tek nedeni Kayyım yönetimlerinin aymazlığı, sorumsuzluğu, har vurup harman savurmalar yapmalarıdır.

AK Parti’nin kayyımlarla bir ilgisinin olmadığını söylemek mümkün mü?

Elbette ki değil.

Atamalar, görevlendirmeler, işe yerleştirmeler, kayırmalar, adrese teslim ihaleler bunun kanıtı olarak zaten karşımızda duruyor.

Bugün Bağlar patlıyor, seçim tarihine kadar diğerleri de patlar diye düşünüyorum.

*

Bir bilgi notu Bismil’den geldi

İbrahim Üçköylüoğlu, Bismil İlçe Milli Eğitim Müdürü olarak görev yapmakta iken, Ankara Çubuk İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne, Şube Müdürü olarak gitmiş.

Mesele de burada başlamış.

Bu göreve biri 37, diğeri 19 yıllık hizmeti olan iki şube müdürü talepte bulunmuş.

Ancak, hiç talebi olmayan Bismil Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürü vekâleten görevlendirilmiş.

Bu tasarrufun Diyarbakır il Milli eğitim Müdürü Murat Küçükali’ye ait olduğu söylendi.

İtiraz var; Mevzuata uygunsuzluk söz konusuymuş.

İlçede asil olma şartlarını taşıyan iki Asil kadroda şube müdürü olmasına rağmen, şartları tutmayan bir okul müdürünün İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne görevlendirilmesinin devlet teamüllerine uygun olmadığı hatırlatılıyor.

Bismil milli eğitim çok sıkıntılı, hatırladınız değil mi?

Bir türlü dikiş tutmuyor.

*