‘Tarihsel hakikatler ve yüzleşme komisyonu’

Abdullah Öcalan’ın uzun zamandır önerdiği ancak, Newroz mesajında öne çıkardığı çok önemli bir konu.

Bu konuda Meclis çatısı altında bir çalışmanın olduğunu biliyorduk.

CHP bu konuda HDP’nin çok önünde. CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, ‘Toplumsal Mutabakat Komisyonu ve Ortak akıl heyeti’ kurulmasına yönelik yasa önerisini TBMM Anayasa komisyonuna 2012 yılında vermiş. Bu yasa önerisi hala komisyonda bekliyor.

HDP’nin, Pervin Buldan ve İdris Baluken imzasıyla, aynı anlama gelen ‘Tarihsel Hakikatler ve Yüzleşme Komisyonu’ kurulması yönündeki yasa teklifi ise Ocak ayında Meclis başkanlığına sunuldu.

Meclis bu konuda herhangi bir çalışma yapacak mı, yapmayacak mı?

AK Parti ve HDP arasındaki işler yolunda, rayında giderse olması ve yapılması gereken bir çalışma olarak mı bakmak gerekir, yoksa her hal ve şartta mutlaka olması gereken bir çalışma mı?

Her hal ve şartta mutlaka olması gereken bir çalışma olarak toplumsal mutabakatın devreye girmesi gerekir. Böyle b ir çalışmayı sadece AK Parti’den beklemenin zaman kaybı olacağı her fırsatta önümüze çıkıyor.

Oysa Kürt coğrafyasında ‘Yüz bulmayan’! CHP’nin bu konuda yaptığı çalışma, sosyal-demokrat bir parti olmanın sorumluluğu gereği doğru bir yerde duruyor.

Sol/sosyal demokrat mayası gereği CHP ve HDP’nin önemsediği bu yasa tasarısının hayata geçirilmesi son derece önemlidir. İki partinin ortak ve samimi ısrarı, sürecin doğru bir mecraya yönelmesini sağlayacaktır.

**

Dünyanın diğer ülkelerinde de buna benzer deneyimlerin söz konusu olduğunu biliyoruz. Ancak, yakın tarihte en fazla öne çıkan Güney Afrika’daki Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu’dur.

Bu komisyon, ‘Hakikat acı verir ama susmak öldürür’ sloganı ile ülkede ortak bir geleceği mümkün kılmak için geçmişle hesaplaşmanın yürütücüsü rolünü üstlenmiş, sonuca ulaşmıştır.

Savaşan tarafların birbirlerine verdikleri ancak açığa çıkmayan zararlarının tespit edilmesi, varsa muhataplarının karşılıklı olarak yapılanları kabul etmesine yönelik bir çalışma komisyonun kurulması halinde, ortak bir geleceği mümkün hale getirmek çok daha kolay hale gelir.

Suskunluk her zaman ileriye dönük bir hesaplaşmanın ürünü olmuştur.

O nedenle; Bize benzer süreci yaşayan Güney Afrika’da kurulan komisyonun ‘Hakikat acı verir ama susmak öldürür’ sloganı ile başlattığı süreci yaşamamız gerekiyor.

Sonuç; ‘İç güvenlik paketini’ meclisten geçirmek isteyen AK Parti zihniyetinin, uzun vadeli ve toplumsal yararı son derece muteber olan,

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu’nun,

Toplumsal Mutabakat Komisyonu ve Ortak akıl heyeti’

Veya HDP’nin sunduğu  ‘Tarihsel Hakikatler ve Yüzleşme Komisyonu’ yasa tasarılarını komisyondan gönüllü geçirebileceklerini sanmıyorum.  

Bu nedenle, bu çalışma;

İki partinin (CHP-HDP) Sosyal demokrat anlayış ve zihniyetin ürünü olarak daha makul ve makbul bir noktada ortaklaştırılabilir.