Oktay GÜVENER

Oktay GÜVENER

Sanal Kumar Sarmalı

Sanal Kumar Sarmalı

Bundan yıllar önceye gittiğimizde kumar denince aklımıza evin erkekleri özellikle babaları, köy ağaları gelirdi. Yeşil Çam veya Hollywood filmleri arasında kumar bağımlılığı nedeniyle tüm servetini, itibarını hatta ailesini kaybeden kişilerin hayatını konu alan birçok film vardır. İzlemeyen varsa bu yazıdan sonra açıp bir izlesin, tavsiye ederim.

Günümüze geldiğimizde ise gençlerin, kadınların ve hatta kamu çalışanlarının bile içine sürüklendiği sanal kumar ve yasa dışı bahis, yalnızca bireyleri değil, aileleri, toplumu ve ülke ekonomisini derinden sarsan görünmez bir felakete dönüşmüş durumda. Sessiz, hızlı ve yıkıcı…

Geçtiğimiz günlerde art arda gelen iki acı haber, uzun süredir ihmal ettiğimiz bir toplumsal tehdidin kapımıza dayandığını gözler önüne serdi.

Zonguldak’ta üniversite öğrencisi 21 yaşındaki İrem Gül Karakuş, iddiaya göre sanal kumarda kaybettiği büyük meblağlar nedeniyle hayatına son verdi.

Konya Kulu Adliyesi’nde görev yapan bir memur, emanetteki paraları zimmetine geçirip tamamını kripto bahis sitelerinde kaybetti.

Bu sadece iki örnek… Oysa buzdağının görünmeyen kısmı çok daha büyük, çok daha derin ve çok daha tehlikeli.

Kumar eskiden kapalı kapılar ardında, belirli mekânlarda oynanırdı. Bugün ise herkesin cebinde, tek bir tuş.

Sanal kumar, bağımlılık uzmanlarının ifadesiyle “en hızlı esir alan bağımlılık türü”. Çünkü erişimi kolay, denetimi zor, kaybetme duygusu anlık, geri kazanma umudu sürekli canlı, beyni saniyeler içinde bağımlı hale getiren bir ödül mekanizması var.

Gençler bu nedenle kumarı oyun sanıyor. Oyun olduğunu anlamadan da batıyor.

Birçok aile gerçeği ancak kredi kartları patladığında, borçlar kabardığında veya eve haciz geldiğinde fark ediyor. Sonrasında utanç içinde büyüyen borç zincirleri, kırılan güvenler…Dağılan aileler.

Sanal kumarın açtığı en derin yara, aile içindeki güveni yok etmesi. Bugün birçok evde bu sorun var ancak çok azı duyuluyor. Olay sosyal medyaya veya haberlere yansımadığı sürece kimsenin haberi bile olmuyor.

Aynı zamanda yasa dışı bahis siteleri yalnızca kişilerin cebini değil, ülkenin ekonomisini de çökerten bir mekanizma.

Bu siteler üzerinden yurt dışına para çıkışı astronomik boyutlara ulaşmış durumda. Ekonomistler, bu kaçak para akışının cari açık üzerinde bile etkisi olduğunu söylüyor.

Başka bir ifadeyle: Sanal kumar, gençlerin hayalleri ile birlikte ülkenin ekonomisini de baltalıyor.

Peki neden bu kadar yaygınlaştı? Soru basit ama cevaplar çarpıcı: Ekonomik sıkışmışlık “kolay para” cazibesini artırdı. Gençlerde başarı, sabır değil hız üzerinden tanımlanıyor. Reklamlar engellenemiyor, erişimler kapatılamıyor. “Bir kere deneyeyim” diyen herkes, hızla bağımlı hale geliyor. Artık çocukların oyunları bile bunu özendiriyor. Ve daha birçok neden….

Kısacası toplum, her gün yeni bir kaybı normalleştirmeye doğru sürükleniyor.

Sadece “oynama” diyerek bu sorunu durduramayız. Devlet, aile, okul ve toplum ayağıyla kapsamlı bir mücadele şart.

Peki çözüm ne olabilir: Ailelere bu konu ile ilgili eğitimler verilmeli. Okullarda gençlerimizi bilinçlendirme programları zorunlu hale getirilmeli ve bunun için rehberlik ve psikolojik danışmanlık birimleri aktif çalışmalı. Bağımlılar için rehabilitasyon merkezleri yaygınlaştırılmalı. Yasa dışı bahis reklamlarına ve sitelerine erişim engeli getirilmeli.

En önemlisi toplumun “hızlı zengin olma” arzusuna kapı açan sosyal medya ve dizi kültürünü değiştirmemiz gerekiyor.

Bugün sanal kumar yüzünden hayatını kaybeden gençlerimiz var.

Mesleğini, ailesini, birikimini, geleceğini kaybeden binlerce insan var.

Bu mesele artık bireysel kayıplar değil; toplumsal bir çöküşün sinyalidir.

Bir an önce dur demeliyiz…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Oktay GÜVENER Arşivi
SON YAZILAR