Muhammed Esen

Muhammed Esen

ZAMANIN ÖTESİNDE BİR BECERİ

ZAMANIN ÖTESİNDE BİR BECERİ

Bir ekran parıltısında geçiyor günlerimiz. Bildirim sesleriyle uyanıyor, akışlarda kayboluyor, düşünmeden geçiyoruz çoğu anın içinden. Teknoloji bizden düşünmemizi değil, hızla karar vermemizi istiyor. “Anında yanıt ver, hızlı tüket, hemen paylaş.” Oysa insan zihninin en büyük gücü, hızda değil, derinliktedir.

Derin düşünme, içinde sessizlik barındıran bir süreçtir. Bir fikrin etrafında uzun uzun dolaşmak, konunun hem görünen hem görünmeyen yanlarını sorgulamak, kolay cevaplara razı olmadan anlamın katmanlarına inmektir. Ancak bu beceri, dijital çağda giderek silikleşiyor. Çünkü her şey hız üzerine kurulu. Hızlı haber, hızlı iletişim, hızlı bilgi… Ama derin düşünme zaman ister, sabır ister. Bugün ne yazık ki bunların modası geçmiş gibi görünüyor.

Bilim, insanlık tarihinin en büyük düşünsel yolculuğudur. Galileo, Darwin, Einstein ya da Marie Curie… Onlar keşfi teknolojiden değil, düşüncenin derinliğinden başlattılar. Bugünün algoritmaları, veriyi analiz edebilir; ama bir anlam inşa edemez. Çünkü anlam yaratmak, yalnızca insan zihnine ait bir yetidir. İşte bu yüzden teknolojiye sahip olmak kadar, teknolojiyle birlikte düşünebilmek de önemlidir.

Peki ne yapmalı? En başta zihnimizi “dijital dikkat dağınıklığından” korumalıyız. Her bilgiye anında ulaşabiliyor olmamız, her bilgiyi anlamış olduğumuz anlamına gelmez. Derin düşünme, bilgiyi sindirir, süzer, karşılaştırır ve sonunda kendi fikrini üretir. Bu da insanı birey yapar. Tüketici değil, düşünen bir birey…

Sonuç olarak, bilim ilerler, teknoloji gelişir, yapay zekâ dünyayı dönüştürür; ama biz derin düşünmeyi unutursak, asıl dönüşümden uzak kalırız. Zamanın hızına kapılmadan, bazen durup “Neden böyle düşünüyorum?” sorusunu sormak belki de en devrimci eylemdir. Çünkü gerçek ilerleme, önce zihinlerde başlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Muhammed Esen Arşivi
SON YAZILAR