Şeyhmus Kaya

Şeyhmus Kaya

Babam İçin/ InThe Name Of TheFather

Babam İçin/ InThe Name Of TheFather

Sosyal ve politik temalı filmler birçoğumuzun ilgisini çekmiştir. Özellikle içinde bulunduğumuz toplumsal koşulları çağrıştıran filmler genel olarak odak noktamızda olmuştur. Bu yazımda sizlerle 1994 yapımı orijinal adı: InThe Name Of TheFather (Babam İçin) filmini paylaşmak istedim.

Babam İçin filmi, GerryConlan isminde İrlandalı olan ve yaşantısını hurda çalarak yapan bir gencin hiç ilgisi olmadığı bombalı saldırıdan sorumlu tutulması ve sonrasında tutuklanmasıyla gelişen olayları konu alıyor.

1970’li yıllarda İngiltere’ye gelen Gerry Conlan arkadaşı ile beraber bir eve yerleşir. Bu ev sistem karşıtı “aykırı” ve “hippi” diye tanımlanan gençlerin yaşadığı bir evdir. Her ne kadar Gerry ve arkadaşı, bu gençlerle farklı bir yaşam tarzına sahip olsalar da bir süre onlarla beraber yaşarlar. O dönemin İngiltere’sinde İrlanda halkının özgürlük mücadelesinin kendisini yoğun bir şekilde hissettirttiği bir dönemdir. Özellikle IRA’nın “şiddet” olaylarıyla ilgili eylemleri ile İngiliz hükümetinin de baskı ve operasyonel eylemlerinin arttığı, adaletinrafa kaldırıldığı bir dönemdir.

1974’te Gyliford bombalama sürecinde(saldırıda hedef askeri kişiler olması rağmen çok sayıda masum insan hayatını kaybetmiştir) Gerry ve arkadaşı her zamanki gibi çatılardan saç ve bina çevrelerinden hurda hırsızlığı yapıyorlardı. Olay yerine yakın yerde çatılarda hurda ararlarken İngiliz istihbaratı ve güvenlik güçleri tarafından takibe alınır ve bazı davranışlarından hareketle Gerry’nin keskin nişancı olduğuna kanaat getirirler. Yaşadıkları eve baskın düzenleyerek herkesi gözaltına alırlar.Tutukluluk süresi boyunca baskı ve şiddete maruz kalan Gerry, bombalamadan doğrudan sorumlu tutulur. Her türlü şiddeti yaşayan Gerry müebbetle yargılanarak cezaevine gönderilir. Sorgu sürecinde gördüğü tüm işkencelere rağmen suçlamaları reddeder. Fakat babasının sorgulama esnasında ölümle tehdit edilmesi onuitirafnameye imza atmasına mecbur bırakır. Suçlu gösterilip cezaevine atılmasıyla beraber yeni bir serüven başlar.

Toplumsal baskıya karşı suçlu gösterme niyetinde olan İngiliz sistemi, Gerry’nin aile fertlerini tutuklar ve babasını da bulunduğu cezaevine, onun yanına koyarlar. Aynı hücrede babasıyla suçsuzluğunu ispatlama mücadelesine başlar. Bir yandan cezaevi baskısı diğer yandan delil toplama, haklı olduklarını ortaya çıkarma süreci başlar.

Gerry ve yakınları çıktıkları mahkemede delil yetersizliği ve İngiliz istihbaratının kurduğu kumpasa yenik düşerler ve mahkeme kararı sonucunda Gerry 30 yıl caza alır.Tüm aile fertleri uydurma idealar ve delillerle suçlanarak cezaya çarptırılırlar. Bunun üzerine Gerry’ nin babası suçlu olmadıklarını ispatlamak için kampanya başlatır.

Gerry ve babasının kaldığı cezaevinde esas bombalama sorumlusu olan kişide yatmaktadır. IRA mensubu bombacı suçunu itiraf etmiş olmasına rağmen suçlamaları yapan (İngiliz istihbaratı ve güvenlik güçleri) Gerry ve ailesinin suçsuzluğunu bilmelerine rağmen kendi kirli siyasetlerine kurban etmeyi sürdürürler.

Gerry ‘nin babası cezaevindeyken rahatsızlığından dolayı yaşamını yitirir. Gerry, hücresinde yalnız kalır. Babasının başlattığı kampanyayı sürdürür. (kampanya dışardan büyük destek bulur)

Gerry, 15 yıllık esaretinden sonra çıktığı mahkemede topladıkları deliller ışığında beratını kazanır.Tabi dava düştüğünden bundan suçlu olanlar da berat eder.

Filmin genel işleyişi ve temasına baktığımızda, 1970’li yılların İngiltere’sinde IRA ile mücadele adı altında adaletin hiçe sayıldığı, devlet şiddetinin uygulandığı yılların izlerini spesifik örneklerle filmde görmek mümkün. Haksızlığa karşı yılmadan verilen mücadelenin er ya da geç nasıl olumlu bir sonuça vardığı mesajı iyi verilmiş. Karşılıklı “şiddet” sarmalında ilgisi olmayan, başka bir ifadeyle taraf olmayanlarında bundan nasıl etkilenebileceği-etkilendiği iyi yansıtılmış. Adaletsizliğin, haksızlığın ve suçlamaların yakıcı etkileri çok iyi işlenmiş.

Filmin neredeyse her karesinde çağrışımlar almamak mümkün değil, hele ki 90’lı yılların yakıcı siyasi atmosferinden izler bulmamak ve ”bölgesel” benzerlikleri görmemek mümkün değil.

Uzun lafa ne hacet… Kısadan hisse…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şeyhmus Kaya Arşivi
SON YAZILAR