Epey zaman oldu, Diyarbakır kalesinden notları ihmal etmişiz.

Gündem; sur içi, tarih ve turizm meselesidir ki, bu çok önemli. Özellikle Cumartesi-Pazar günleri, yine ‘iğne atsan yere düşmez’ misaliydi, biz ‘eski’ Diyarbakırlıların deyimiyle ‘Çarşı’…

Ama çarşı hala karışık!

Sayısız kez uyardık; Araç ve yaya trafiği, temizlik ciddi sorun.

Vali beyinde gündemindeydi, turizm haftası açılışında konuyu gündeme getirdi, temiz bir sur içine vurgu yaptı. En önemlisi de cadde, sokak ve kaldırım işgalinin ortadan kaldırılması gerektiğini net ifade etmesi oldu.

Hemen takip eden günlerden Cumartesi-Pazar Sur içi turist kaynıyordu, sokak, kaldırım, caddeler işportacı işgali altındaydı. Otellerdeki doluluk oranını takip ettim, Haziran ayına kadar rezervasyonlar dolu. Bu durum, yoğun bir turist akınına işaret ediyor.

O zaman; Şimdi, temizlik ve de kaldırım, sokak ve cadde işgallerine ‘son’ verme zamanı.

*

Dağkapı, Dörtyol, Mardin kapı, Yeni kapı güzergâhlarını dolaştım, esnafla, yurttaşla konuştum. Şikâyetler, serzenişler, uyarılar ortak;

‘Mademki, tarihin, turizmin kenti olacağız, o zaman temizlik şart, cadde, sokak ve kaldırım işgalleri bitmeli, sur içi örnek hale getirilmelidir’ diyorlar…

*

Ve en önemlisi de; Adına ne dersek diyelim, Barış, süreç, demokratik siyaset gibi bir yol haritası var, Diyarbakır bu durumun tam da odak noktası. Elbette ki, yurt içi ve dışından çok sayıda insanın uğrak noktası olacak. Tablo çok net, bu süreç herhangi bir nedenden dolayı akamete uğramazsa ki, böyle bir durumu öngörmüyorum. O zaman, Diyarbakır, özellikle de Sur içi derhal hazır hale getirilmelidir.

‘Temiz bir barış, temiz bir Diyarbakır’

Vali Murat Zorluoğlu da Sur içi için düşüncelerini açık bir dille ifade etti.

Valilik, Belediyeler, Sivil toplum kuruluşları, dernekler, bireyler, ‘Temiz, gezilebilir bir Diyarbakır ve Sur içi’ projesinde ortaklaşmalı, şikâyet ve serzenişleri ortadan kaldırmalıdır.

Unutmadan, 5,5 kilometrelik Sur içinin sadece 2 kilometrelik alanıyla sınırlı kalmamalıyız. Turizme kazandırılması gereken diğer alanları da gözden geçirmeli, turizme kazandırmalıyız. 5,5 kilometrelik sur içinin bir bütün olarak hazır hale getirildiğinde, gezilebilecek alan potansiyeli ortaya çıkacak, sirkülâsyonda dengelenmiş olacak.