Oktay GÜVENER

Oktay GÜVENER

GAZZE ÜZERİNE

GAZZE ÜZERİNE

Oktay Güvener

Son iki haftada Gazze soykırımı ile ilgili dünya genelinde olumlu bir hava esmekte. Avrupa devletlerinin İsrail’e yaptırım uygulama kararları, aktivistlerin eylemleri, Müslüman halkın Mısır’a yürüme kararı Gazze konusunda umutları yeşertmiş durumda.

Olaya hangi açıdan bakarsak bakalım Gazze, bugün insanlığın en büyük vicdan testlerinden birine dönüşmüş durumda. İsrail’in neredeyse iki yıldır süren bombardımanı sadece binaları değil, çocukların masumiyetini, annelerin umutlarını ve insanlığın sessizliğe sığmayan çığlıklarını da hedef alıyor. Hedef ayırımı yapmadan gazeteci, sağlık ve yardım kuruluşları çalışanlarını bilerek ve kasten öldüren İsrail Devletine artık bir dur demenin zamanı gelmedi mi?

Son haftalarda yaşanan gelişmeler ise, artık sadece diplomatik söylemlerle değil, eylemlerle bir küresel dayanışmanın filizlendiğini gösteriyor.

1 Haziran’da İtalya’nın Catania Limanı’ndan yola çıkan küçük bir gemi, "Madleen", taşıdığı gıda ve ilaç yardımından çok daha fazlasını temsil ediyordu. Uluslararası sularda İsrail tarafından durdurulan bu gemi, aktivistlerin gözaltına alınmasıyla birlikte dünya kamuoyuna bir mesaj bıraktı: Vicdan, sınır tanımaz. Bu küçük teknede olan insanların görüşü ve amacı farklı açılardan sorgulansa da atılan adım önemlidir.

Belki bu eylem İslam karşıtları tarafından bilinçli olarak tasarlandı. Olsun bilerek yapılmış olsun. Allah bu olayı belki de Müslüman halkların uyanışına vesile kılacaktır.

İşte bunun bir örneği iseKuzey Afrika’dan yola çıkan bu kara konvoyu, tüm dünyadan Mısır’a gelen vicdan sahipleri ile birleşerek Gazze sınırına yürüyecek!Mısır’da birleşerek Gazze’ye doğru yola çıkan, aralarında Müslüman ülkelerden aktivistlerin de bulunduğu "Sumud Konvoyu", Mısır-Gazze sınırına dayanmak üzere.

"Global Marchto Gaza" (Gazze Halkına Bu Yürüyüşü Borçluyuz) kapsamında organize edilen bu yürüyüşler, 50’den fazla ülkeden destek alıyor. Tek bir istekleri var: Gazze’deki soykırıma dur denilsin. Silah değil, sözle; nefret değil, umutla yürünüyor bu yollarda. Bu eylemler, artık insani yardımların diplomatik değil, doğrudan halktan halka ulaştığını gösteriyor.

Tüm bu gelişmelere üzerine, AP News ve diğer basın organlarında ilk kez güçlü bir şekilde İsrail'in uluslararası hukuku ihlal ettiğine dair ifadeler kullandı. İşte bu olayların üzerine, dünya liderlerin siyasi hesaplarla suskunlaştığı ortamda, dünya halkları konuşmaya başladı. Sessiz çoğunluk, sokaklara çıkıyor, sanal dünyada sesini yükseltiyor. Artık mesele Filistin’in değil, insanlığın meselesi.

Bu noktada ülkemiz başta olmak üzere, birçok Müslüman ülkenin halkı, diplomatik sınırları aşan bir dayanışma ruhuyla hareket ediyor. Mısır’a ulaşan yüzlerce aktivist, sadece Gazze için değil, onur, adalet ve insanlık için yürüyor.

Gazze'de yaşananlar sadece bir savaşın değil, bir yok sayılmanın, bir inkârın ve en önemlisi bir suskunluğun sonucudur. Çünkü kim hangi görüşte olursa olsun, olaya nasıl bakarsa baksın vicdanı olan herkesin söyleyeceği tek şey Gazze’de yaşanan şey tamamen bir SOYKIRIMdır.

Ancak Mısır’a yürüyen binlerin sessiz haykırışı gösteriyor ki:

Vicdanlar henüz ölmemiş.

Gazze, belki hâlâ kıtlıkla savaşıyor ve bombardıman içinde. Ama bu kez sessizlik yok. Yürüyen insanların vicdanları da yanlarında. Ve inanıyorum ki insanlık bu yürüyüşte yeniden kendini bulacaktır.

Unutmayalım: Gazze için attığımız her adım, aslında kendi vicdanımıza attığımız bir adımdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Oktay GÜVENER Arşivi
SON YAZILAR