Selim Kaplan

Selim Kaplan

Keser döner sap döner

Keser döner sap döner

23 Haziran Cuma günü, Rus paralı asker grubu Wagner’in Kurucusu Yevgeny Prigojin, Rusya Savunma Bakanı ve Rusya Genelkurmay Başkanı hakkında suçlamalarda bulunarak, suçluları cezalandırmak ve adaleti sağlamak için, askeri güçleri ile Moskova’ya yürüyeceğini ve önüne çıkanları yok edeceğini ifade ile tehdit ve isyan etti.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Wagner'in isyanını "vatana ihanet" olarak nitelendirdi.

Wagner’in paralı askerleri, Moskova’ya doğru 800 km yol gittikten sonra, Moskova’ya 200 km kala uzlaşma sağlandı ve paralı asker grubunun krizi bitti.

Rusya gibi süper bir güce baş kaldıran Wagner’in ne olduğuna bakalım.

Rus paramiliter (Paralı asker) örgütüdür. Rusya’da kurulmuş ve yönetim tarafından gayrı resmi desteklenmektedir. 2014'ten 2015'e kadar Ukrayna’daki savaş sırasında üne kavuştu. Suriye, Libya, Orta Afrika Cumhuriyeti ve Mali'deki savaşlarda, Rus hükümetiyle ittifak halindeki güçlerin yanında yer aldı ve Rusya’nın menfaatleri doğrultusunda savaştı.

Bu gün, yirmi beş bin civarında silahlı ve donanımlı paralı askeri, tankları, topları, hava savunma sistemleri, helikopterleri velhasıl bir savaşta lazım olan her türlü silah, cephane ve donanıma sahiptirler.

Wagner ajanları konuşlandırıldıkları bölgelerde savaş suçları işlediler. Suçlamalar arasında sivillere yönelik tecavüzler, soygunlar ile işkence yapmaları yer alıyor.

Gayri nizami(Düzensiz) harp için kurulan, Wagner tipi paralı asker grubundan, dünyada; 14’ü ABD, 7’si İngiltere’de olmak üzere, aralarında İsrail, Peru, İspanya, İsveç ve Fransa’nın da bulunduğu bir kısım ülkelerde irili ufaklı yaklaşık iki yüz şirket vardır.

Bunlar, herhangi bir politik tercihten ziyade para için savaşırlar.

Afrika’da, 1990’lar boyunca Angola, Sierra Leone ve hatta Güney Afrika’da bu şirketlerin faaliyetleri için kullanılan “Bir çek yaz ve savaşı bitir” ifadesi, bunların karakter ve rolünü anlatan en iyi anlatan söylemdir.

Irak’ta yaptığı insan hakları ihlalleri ile üne kavuşan, ABD merkezli Blackwater şirketi de bunlardan biridir.

Peki, bu tür şirketlere neden ihtiyaç duyulmaktadır?

Savaşlarda veya iç çatışmalarda; soykırım suçu, İnsanlığa karşı suç, saldırı suçları gibi, harp hukukuna yönelik ağır ihlaller, ulusal mahkemeler ya da uluslar arası mahkemelerde savaş suçları olarak kabul edilmektedir.

Yirminci yüzyılın başından itibaren yaşanan büyük çatışmalardaki savaş suçlarına ilişkin olarak:

- Birinci dünya savaşı sonunda, savaş suçu işleyenler yargılanamadı,

- İkinci dünya savaşı sonunda, Almanya’dan savaş suçu işleyenler Nuremberg Askeri Mahkemelerinde, Japonya’dan savaş suçu işleyenler uzak doğuda kurulan özel mahkemelerde yargılandılar.

- 1991 yılında Eski Yugoslavya topraklarında işlenen savaş suçu işleyenler için özel mahkemelerde yargılama yapıldı.

- 1994 yılında, Ruanda’da 800.000 kişinin öldüğü, iç çatışmalardaki savaş suçlularını yargılamak için de özel mahkeme kuruldu.

kaplan-kose-tigris.jpg

Dünya, bu tür büyük insanlık suçlarının işlendiği çatışmalardaki suçluları yargılamak ve bu tür suçların önüne geçmek için, 2002 yılında Uluslar arası Ceza Mahkemesi (UCM) hukukunu kabul etti.

2004’te Uganda ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti, 2005’te Darfur ve Sudan, 2007’de Orta Afrika Cumhuriyeti, 2010’da Kenya, 2011’de Libya, 2013’te Mali ve 2014’te Güney Afrika’daki savaş suçluları için Uluslar arası Ceza Mahkemesinde (UCM) davalar açıldı.

Savaşların idarecileri, hedeflerine ulaşmak için gerekirse savaş suçu işlemek ve fakat aynı zamanda UCM’de savaş suçlusu olarak yargılanmamak için, Wagner gibi, Blackwater gibi paralı askerlerin oluşturduğu şirketleri kullanırlar.

Bu şirketlere iş verenler için, “git bana hizmet et, hedefe varmak için her türlü kanunsuzluk ve vahşeti yapabilirsin, bedeli neyse öderim ama bir suç işlerken yakalanırsan ben seni tanımıyorum” işin temel parolasıdır.

Bu konuda; Türkiye için de, SADAT adlı bir şirketin paramiliter örgüt olarak kullanıldığına dair ulusal ve uluslar arası basında haberler yer almaktadır.

2012’de Türkiye’de kurulan SADAT, kendi internet sayfasında, kendini şöyle açıklıyor: “SADAT A.Ş. Türkiye'de uluslararası savunma alanında danışmanlık ve askeri eğitim veren ilk ve tek şirkettir. SADAT Savunma, silahlı kuvvetler ve polis teşkilatlarının ihtiyaç duyabileceği her türlü hizmeti A'dan Z'ye sunma imkân ve kabiliyetine sahiptir”.

Fransız İstihbarat Araştırma Merkezi’ne göre, SADAT en az 22 Müslüman ülkede faaliyet gösteriyor. Libya’da, Halife Hafter’e bağlı güçlere karşı, Türkiye’nin desteklediği Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne yardım ettiği iddiaları bulunuyor.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e yakınlığıyla bilinen Federal Haber Ajansı, Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) militanlarının SADAT tarafından Libya’ya götürüldüğünü iddia etmişti.

Milli Savunma Bakanlığı yetkilileri, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde verilen bir soru önergesine verdikleri cevapta, SADAT’la ilgili “Denetleme görevimiz yok” demişlerdir.

2021’de SADAT’ın incelenmesi için TBMM’de verilen araştırma önergesi reddedilmiştir.

Wagner adlı paralı asker grubunu, besleyip büyüten ve yaklaşık on yıldır dünyanın muhtelif yerlerinde kullanan Rusya gibi süper bir güç, gün geldi bu grubun isyanı ile dünyanın gözü önünde itibar kaybına uğradı. Hesaplarını bu tip şirketler üzerinden yapan devletler için, bu olayın iyi bir ders olduğuna bütün dünya şahit olmuştur.

Wagner olayı “Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner.” Sözünü haklı çıkarmıştır.

Saygılar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Selim Kaplan Arşivi
SON YAZILAR