Kültür sanatın iyileştiriciliği
Kültür ve sanat; sadece tarihsel ve toplumsal hafızayı yeniden canlandırmak, hatırlatmak, ilham vermek ve kültürel etkileşim yapmakla kalmayan, toplumun kimliğinin içeriğini de oluşturan bir değerler birikimidir. Kültürel çeşitlilik yaşayan toplumlar daha zengin bir değerler potansiyel oluşturur. Sanat, kültür ve edebiyat her ne kadar bir toplumun yaratımı olsa da dili evrensel olduğu için her topluma ve kültüre hitap eder. Bu yüzden sınırları aşarak; her renkten, her inançtan ve her dilden konuşan insanlara ulaşır. İnsanların birbirlerini anlamalarında, duygudaşlık yapmalarında en büyük desteği sunar.
Kültür, sanat ve edebiyat çoğu zaman da aynı sınırlar içinde yaşayan toplumların tarihsel ve siyasal sorunların aşılmasında kolaylaştırıcı ve çözücü etkisi olmaktadır. Göze, kulağa ve duygulara hitap eden kültür, edebiyat ve sanat üretimleri hem bireyler hem de toplum üzerinde bir farkındalık yaratır. Görülmeyeni görünür, duyulmayanı duyulur kılar. Duygusal köprüler oluşturur. Duygular fikirlerin değişmesinde önemli rol oynar. Kutuplaşma ve nefret söylemlerini yumuşatarak duygudaşlık yapılmasını sağlar. Toplumlar arası bağları ve dayanışma duygu ve düşüncelerini güçlendirir. Sanat ve kültürel iklim bir duygusal arınmayı sağlar.
Son dönemlerde hem Diyarbakır’da hem de başka şehirlerde yapılan kültür sanat etkinliklerinin, kültür turlarının yoğunlaştı. İnsanların kafalarında daha önceden oluşan yargılar görünce, duyunca ya da okuyunca değişiyor. Kültür sanat bir açıdan toplumun ruhunu ve aklını beslerken diğer taraftan da vicdan ve dönüşüm kaynağı olarak iyileştirici gücünü dikkatlice izlediğimizde gözlemleyebiliyoruz. Bu yüzden sanatsal ve kültürel hareketlilik değişim, dönüşümün sağlanmasında kolaylaştırıcı bir işlevinin olmasından dolayı; önümüzdeki süreçte sanat ve kültür etkinliklerinin daha da yoğunlaşması gerekiyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.