Soyanlar ve soyulanlar!
Aramızda sınıf farkı yok, kademe falan kalmadı, netiz, netleştik.
Ülkede iki sınıf var;
1-Soyanlar (azınlık) hırsızlar
2-Soyulanlar (Çoğunluk) halk
Durum, hepimizin nezdinde net ise, fazla detaya gerek yok.
Bizi toplu halde soyanlara karşı toplu halde mücadele etmek, onları alt etmek gibi büyük bir sorumluluk altındayız. Bu sorumluluğumuzu yerine getirmezsek, soygunlar, hırsızlık devam edecek, çarşıdan pazardan bir kilo domates alacak gücümüz dahi kalmayacak.
Bırakın çocuklarımızın eğitim harcamalarını karşılamayı, kalem-defter-kitap alacak kadar parayı dahi cebimizde bulamayabiliriz. Devletin bütün kademelerine yerleşmiş olanları temizlemeden olmaz.
Kemal Kılıçdaroğlu da dün grup toplantısında aynen bu konuya değindi ve ‘Devletin yönetim kademesinden bütün hırsızları temizleyeceğiz’ dedi.
Böyle bir temizliğin yapılabilmesi için iktidarı değiştirmek gerekecek ki, bu değiştirme görevi de soyulanlara aittir. Kendi geleceğimiz için, çocuklarımızın geleceği için, ülkenin geleceği için soyanları, hırsızları temizlemek için bu iktidarı değiştirmekten başka da yolumuz yok.
Bu sadece bir görev değil, aynı zamanda sorumluluk.
Herkesim kendi sınıfını korumak zorunda.
-Soyanlar
-soyulanlar
Durum bu, karar bizim, hepimizin, yani soyulanların.
Onlar kendi sınıfını nasıl koruyor, ayakta tutuyorsa, soyulanlarda daha fazla soyulmamak, aşağılanmamak, insanca bir yaşamı yakalamak için soyanlardan hesap sormalı, onları koruyanları yönetimden uzaklaştırmalıdır.
Bu kadar basit, sandık gelecek, soyguncular gidecek.
*
Bir de başımıza pandora falan çıktı.
Man adası, İsviçre bankaları yetmezmiş gibi, vergi cennetine kaçırılan bize ait paraların varlığından haberdar olduk.
Efendim, yasalmış.
İyi de kardeşim, yasalsa para ülkede kalsın, dolaşımda olsun.
Üç kuruş vergisini ödeyecekler diye, burada kazandıklarını başka ülkelere peşkeş çekiyorlar, oralarda dolaşıma sokuyorlar. Bizlerde buralarda çarşı-Pazar dolaşıp, ucuz sebze-meyve arıyoruz. Onlar, yeni soygun planları yapıyorlar.
Üç kuruş vergisini ödeyecekler diye, burada kazandıklarını başka ülkelere peşkeş çekiyorlar, oralarda dolaşıma sokuyorlar. Bizlerde buralarda çarşı-Pazar dolaşıp, ucuz sebze-meyve arıyoruz. Onlar, yeni soygun planları yapıyorlar.
Sistem çöktü, soygunlar ayyuka çıktı, paralar yurt dışına kaçırılmaya devam ediyor.
Nereye kadar?
Her şeyin bir sonu var.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.