1922 yılında Japonya’ da dünyaya gelen HiroOnoda, 2. Dünya savaşında, 30 yıl boyunca yaşadığı sıra dışı hikâyesini, onunla ilgili izlediğim bir filmin etkisiyle araştırmaya karar verdim. Öncelikle hikâyeye sebep olan tarihselliğe değinmekte fayda var.

Onoda, 18 yaşındayken Japon İmparatorluk Ordusu piyadesinde görev aldı.Nokono Askeri Okulunda Komando sınıfında istihbarat eğitimi aldı.Onoda, Filipinler’de ki Lubang Adasına düşman saldırılarını engellemek için 1944 Aralığında görevli olarak gönderildi. Adaya inen Onoda, bir grup askerle görevi icra ederler. Adaya inişinden kısa bir süre içinde beraberindeki üç asker hariç hepsi ya teslim oldu yâda öldüler.Rütbe olarak terfi eden Onoda, mücadeleyi sürdürdü.

1945 Ekimin de Japonya’nın teslim olduğunu bildiren broşürler görmesine rağmen beraberindeki askerlerler buna inanmadılar. Söz konusu broşürün müttefik propagandası olduğunu düşünerek adadaki durumlarını sürdürmeye devam ettiler.

1945’ in sonlarına doğru, bölge sorumlu komutanı olan TomoyukiYomashita’ dan teslim emriyle alakalı bildirimler hava yoluyla atıldı. Bir yıldan fazla saklanmalarına rağmen bu broşür savaşın bittiğini ifade ediyordu. Onoda ve beraberindekiler bildirinin gerçek olup olmaması konusunda yeterince ikna olmamışlardı. Yine bunun bir oyun olduğunu düşünüyorlardı.

Geçen süre içinde Onoda, teslim olan arkadaşlarına rağmen kendisini saklamayı sürdürdü.1952’ de uçaklar içinde aile resimlerinin de bulunduğu, teslim olmaları için yazılmış mektuplar atıldı.Bu mektupları bulan Onoda ve grup arkadaşlarından sadece o ve üç kişi bu mektupların hile olduğunu savunarak adada kalmaya devam ettiler.

1953 ve 1974 te çıkan çatışmalarda arkadaşlarını kaybeden Onoda, gerilla tarzı yaşam sürdürmeye başlar.Bu şekilde zaman zaman eylemler düzenler.1974 Şubat ayında dünyayı dolaşan ve kendisini arayan Norio Suzuki ile ormanda karşılaşır.Bu genç aktivistona savaşın bittiğinden bahsederOnoda’ya. Oda komutanın gelip bu durumu bildirmesi koşulunda teslim olabileceğini belirtir.

1974 Martında komutanı olan Binbaşı YahimiTaiguchi’ yiNorio ikna ederek adaya getirir. Onoda ile bir araya gelen komutanı Taiguchi, askeri emirleri tebliğ ederek uzun bir aradan sonra onun ikna olmasını sağlar.

Onoda, çok sayıda sivil ve polisi öldürmüş olmasına rağmen, savaş hali dikkate alınarak Cumhurbaşkanı Ferdinand Marcos tarafından affedilmiştir.

Japonya’ da çok popülerleşen Onoda, ülkesinde vekillik için teklif aldığı halde bunu reddeder. Teslim Olunmaz: Otuz Yıl Savaşı, adlı kitap yayınlayarak uzun süren bir savaşta gerilla olarak nasıl yaşadığını anlatır. Japon hükümeti tarafından onun adına basılan parayı Yasukuni Tapınağına bağışlar.

Onoda, ülkesinde gördüğü kültürel değişimden rahatsız bir şekilde Brezilya’ya yerleşir.1976 da evlenerek çiftlik kurar.1980 yılında ülkesine geri döner ve orada “ Onoda DoğaOkulu” eğitim kampını kurar.Yılın 3 ayını Brezilya’da geçirenOnoda’ya Brezilya Hava Kuvvetleri tarafından 2004 tarihinde Santos- Dumant’unMeritmadalyası verildi. Ayrıca Brezilya meclisi tarafından ona özel vatandaşlık unvanı da verildi.Ülkesindeki monarşi karşıtı örgüt olan NippanKoigi’ yi destekler.

Onoda, teslim olduktan sonra tüm yaşantısı boyunca ve özellikle adada ki okula verdiği özel destekle hep hatırlandı. İlkeli duruşu ve yardımsever tavrıyla gittiği her yerde saygıyla karşılananOnoda 16 Ocak 2014 tarihinde Tokyo da geçirdiği ağır zatürre sonucunda yaşamını 91 yaşında yitirir.

OnodaHiro, 1944 ile 1974 tarihleri arasında yaşadığı olağanüstü, eşine az rastlanabilecek bir hayat hikâyesine sahip, insan sınırlarını alabildiğine zorlayan oldukça zorlu bir yaşam sürdürmüştür. Burada gerek adada bir asker olarak geçirdiği zorluklar, gerekçe belli bir tarihten sonra tek kalarak yaşantısına devam edebilmesi ve büyük oranda akli dengesini korumuş olması onu sıra dışı birisi yapmaktadır. Şartlar ne olursa olsun ilkeli ve kararlı duruş sergilemiş olması diğer önemli bir nokta.

1974 tarihinden itibaren ölümüne kadar geçirdiği yaşamı boyunca eğitime her şeyden çok önem vermiş olması ve popüler olma kaygısı yaşamadan hayatına devam etmiş olması da ayrıca diğer önemli bir nokta.

Yaşamını konu alan “ONODA”filmini, hikâyesini bilerek izlemeniz durumunda sanırım farklı ve özel bir boyuta gitme şansını yakalarsınız.