Özellikle bazı bölgeler için ağır geçen kışı geride bırakıyoruz. Bu sene kış hem soğuk geçti hem de yakıt faturaları oldukça canımızı yaktı. Bahar artık kendini hissettirmeye başladı. Ağaçlar tomurcuklanmaya başladı. Şimdiye kadar nasıl ki gece aydınlığa gebeyse kış da ne kadar sert ve dondurucu soğuğuyla bizi canımızdan bezdirmeye noktasına getirmiş olsa da sonunda vakti dolduğu için yerini bahara bırakmaya başladı. Bu yaşamın durdurulamaz döngüsü olarak devam ediyor. Her bahar hayatımızda yeni bir sayfa açmaktadır. Bahar karaltında kalan hayatların yeniden hayat bulmasıdır. Kar altında sabırsızlıkla gün yüzüne çıkmayı bekleyen kardelenler üzerindeki beyaz soğuk örtüyü yararak baharın müjdesini vermektedirler. Toprakta uç vermeye başlayan çiçekler ruhumuzda da açmaya başlar. Cemre birbiri ardı sıra havaya, suya ve toprağa sırası geldikçe düşmeye başlar.

Sonunda bir bahara daha hayatımızda umut açmaya başlayacaktır. Hayat umut demektir. Gelecek umutla var olmaktadır. Bir bitki için kökler hayata tutunmanın nasıl vazgeçilmez bir aracı ise umut da insan için aynı derecede vazgeçilmezdir. Umutsuzluğa düşen insan için gelecek karanlığa mahkûm olmaktır. Yaşamdan umudu kesilenin, yaşama gerekçesi kalmayanın karanlıklar içinde kaybolması kaçınılmaz olmaktadır.

Baharla yeniden canlanan, kendini yenileyen doğa insan ruhunun da canlanmasına, hayata dört elle sarılmasının ilham kaynağı olacaktır. Boşuna bahara duygu yüklü anlamlar atfedilmemiştir. Bahar şairlerin, ressamların, sanatçıların, âşıkların ilham aldığı müthiş bir kaynaktır.

Her mevsimin kendine özgü güzellikleri vardır. Ama bahar her zaman başkadır. Doğanın tek renge büründüğü uzun kıştan sonra baharın renk cümbüşüne sahne olması insanı da duygusallaştırmakta ve yaşama ve geleceğe olan umudu yeniden yeşermektedir.