NEŞE’NİN İZİNİ SÜR -1-
Neşeni takip et… Seni ne neşelendiriyorsa, onunla yürü. Gerisini bırak. Boş ver. Yık, yap. Kendinle taşın.
Hayat çoğu zaman başkalarının gölgeleriyle doludur. Ne zaman ne yapacağını, nasıl davranacağını, neye ağlayıp neye gülmen gerektiğini fısıldayan sesler arasında kaybolursun. Ve fark etmeden, seni neşelendiren o sade parıltıyı unutursun. İçinde bir yer, çok önceleri kıpırdamayı bırakmıştır aslında.
Ama şimdi bir çağrı var. Sessiz bir öneri: Neşeni takip et. Neşeyle kastettiğim, yüzeyde parlayan o yapay sevinçler değil. Kalbinin derininde, adını koymadan hissettiğin hafiflik hali. Bir şeyin içinden geçerken zamanın durduğu, kendinle kavga etmediğin, sorgulamadığın an. İşte orada saklı bir yön var. Sana ait, senden gelen ve seni taşıyan bir yön.
Diğerlerini geride bırakmak kolay değil, biliyorum. Çünkü alışkanlıklar, korkular, bağlılıklar, beklentiler çelme takar. Sana yapışır. Ama yine de bir seçim anı vardır. Bir adım, bir yön, bir dönüş. Her şey o ilk fark edişle başlar:
Burası değil… Bu değil… Bu ben değilim. İşte o anda başlar kendinle taşınmak. Yıkmak gerek önce. Senden olmayanı. Yapmak gerek sonra. İçinde kalanla.
Kendinle taşınmak, eşyaları değil, yükleri bırakmaktır. Anıları değil, anlamları ayıklamaktır. Ve en çok da sessizliğe sığınmaktır. Çünkü dışarının gürültüsünden sıyrıldığında, neşen sana fısıldar: “Nihayet geldin. Şimdi yürüyebiliriz.”
Neşeni küçümseme. O bir harita değil belki ama, yönü sezdiren bir titreşimdir. Yol çizmez, ama ayağını hafifletir. Sana özgü olanla temas ettirir.
O yüzden, geride kalanlar ne der diye düşünme. Bırak söylesinler. Sen hafifsen, onların yükü seni durduramaz. Hayatın bir kısmı kırılmaksa, diğer kısmı da kendini toplamaktır. Ama toplamaya başlamak için önce kendinle taşınmalısın. Yıkıp, yeniden kurmalısın. Neşeni izlemeli. Sana ait olanla yürümelisin.
Neşeni takip ederek yürümek, sadece anlık bir keyif değil; kendine ait bir yaşam inşa etmektir. Her adımında, içindeki hafifliği fark et, her durakta sessizliğe kulak ver. Yol boyunca karşılaşacağın engeller seni durduramaz; çünkü yolun sana ait, neşenle yürüdüğün yol, senin gerçekliğindir.
Ve sonunda dönüp baktığında göreceksin ki, seni neşelendirenle yürümek, hayatın en değerli hediyesidir. Seninle yürüyen neşen, sana ait tek gerçektir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.