Abdurrahman Yel

Abdurrahman Yel

4D Kuralına Göre Davranış Değişikliği

4D Kuralına Göre Davranış Değişikliği

Gün içinde hayatımızda yüzlerce olay olur ve bu olaylar karşısında çeşitli kararlar almamız gerekir. Tüm bu kararları verirken birçok olasılığı gözden geçiririz. Önem sırasını kar-zarar hesabı yaparak belirleriz. Son olarak, aklımızda canlandırabildiğimiz olası sonuçları öngörmeye çalışarak bir karar veririz. Buna rağmen davranışlarımızın bir çoğundan memnun kalmayız ve “Keşke böyle yapmasaydım” deyip pişmanlık duyarız. Bu beğenmediğimiz davranışlarımızı da değiştirmekte genelde başarısız oluruz. Başarılı olmak adına davranışlarımızın nasıl meydana geldiğini farkedersek işimiz kolaylaşacaktır.

Peki, tüm bu süreci detaylıca işleyen “4D Kuralı” nedir? 4D Kuralı, D harfi ile başlayan, birbirinin oluşumuna sebep olan ve psikolojide birçok alanda kullanılan bir kural olarak kabul edilir. Durumlar, düşünceleri; düşünceler, duyguları; duygular da davranışları meydana getirir. Yani 4D kuralını “Durum, Düşünce, Duygu ve Davranış” örüntüsü olarak değerlendirmemiz gerekir.

Davranışlarımızı meydana getiren durumlar değil, durumlara karşı oluşturduğumuz düşünce ve duygulardır. Bu nedenle beğenmediğimiz davranışlarımızı değiştirmek istersek durumlara değil, durumlara karşı geliştirdiğimiz düşüncelerimize odaklanmamız gerekir. Bunu bir örnek üzerinden incelemeyelim.Sabahiş yerindeki arkadaşlarımızdan birine “Günaydın!” dediğimizi ve bu arkadaşımızın selamımıza karşılık vermediğini düşünelim. Böyle bir durumda muhtemelen o arkadaşımızın bizi önemsemediğini düşünür, arkadaşımızın bu tavrına öfkeleniriz. Hatta öfkelendikten sonra başka bir arkadaşımıza gidip bu durumdan rahatsızlığımızı ifade eder ve o arkadaşımızı kötüleriz. Örneğimizde olduğu gibi olaylar karşısında elimizdeki bilgilere dayanarak bazı düşünceler oluşturur ve bu düşünceleri doğru sayarak bir duygu hissederiz. Tüm bu düşünce ve duygular da en sonunda bizi bir davranış sergilemeye iter.Literatürde buna “Bilişsel Çarpıtma” denir. Yani karşı tarafın gerçekliklerinden uzak bir değerendirme ile sadece bakış açımıza göre davranış geliştirmiş oluyoruz. Bu örnekte arkadaşımızın selam vermemesi “durum”, bizi önemsemediğini düşünmemiz “düşünce”, ona öfkelenmemiz “duygu” ve son olarak onu başka bir arkadaşımıza kötülememiz ise “davranış” aşamalarını göstermektedir. Bu süreçte, duruma karşı oluşan düşüncemiz ve duygumuz bilişsel çarpıtma ile otomatik olarak davranışa dönüşmüştür. Peki arkadaşımızın sabah işe gelirken çektiği maaşının da için de olduğu cüzdanını kaybettiğini öğrenirsek neler değişir? Öfkeli bir şekilde gidip başkalarına onu yine kötüler miyiz? Evet, muhtemelen yapmayız. Aslında örüntü tamamen aynı şekilde gerçeklese de son davranışımız onu başkalarına kötülemek değil tam tersi ona “Geçmiş olsun!” demek olur.Bu bilgilere dayanarak şu şekilde özetleyebiliriz: duruma karşıdüşüncemiz değişince duygu ve davranışımız da değişmiştir.

Günlük hayatta yaşadığımız şeyleri, 4D kuralı ile yaşadıklarımızı çözümlemek çok daha kolaylaşır. Bu yöntemi öfke, stres, heyecan yönetiminde kullanmak olumlu sonuçlar doğurur. Bu kuralın ve yöntemin bilincinde olan bireyler ise başarı basamaklarını oldukça hızlı ve sağlam bir şekilde tırmanır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Yel Arşivi

Umut

21 Eylül 2023 Perşembe 00:10
SON YAZILAR