Selim Kaplan

Selim Kaplan

Kokmuş patatesler

Kokmuş patatesler

İlkokulda öğretmen ve öğrencileri arasında şöyle bir olay yaşanır:
Öğretmen: Yaşamınızda sizi üzen, hiç af etmediğiniz ve zihninizi sürekli meşgul eden birileri var mı?
Öğrenciler: (Hep bir ağızdan) Vaaar öğretmenim.
Öğretmen: Yarın her kes af etmediği kişi kadar yanında patates getirsin.
(Ertesi gün; kimi öğrenci bir, kimisi üç, kimisi beş, değişik sayılarda patates getirirler)
Öğretmen: Şu andan itibaren, ben söyleyinceye kadar, yirmi dört saat, tuvalette dahi patatesleri yanınızdan ayırmayacaksınız, uyduğunuzda başucunuza koyacaksınız.
Bir hafta sonra, öğrenciler öğretmene serzenişte bulunur.
Öğrenciler: Öğretmenim taşıdığımız patatesler ağırlık yapıyor.
Öğretmen: Taşımaya devam.
İki hafta sonra, öğrenciler öğretmenlerine gelirler.
Öğrenciler: Öğretmenim taşıdığımız patatesler kokuyor, kokularından rahatsız oluyoruz.
Öğretmen: Taşımaya devam.
Üç hafta sonra.
Öğrenciler: Öğretmenim patatesler koktuğu için kimse bizimle oynamıyor.
Öğretmen: Taşımaya devam.
Dört hafta sonra, öğrenciler öğretmenlerine yalvarmaya başlarlar;
Öğrenciler: Öğretmenim patatesler kokuyor, kimse bizimle oynamıyor, evde annemiz, babamız bizi yanında istemiyor, yalnızlığa mahkûm olduk, ne olur patatesleri atalım.
Öğretmen: İşte; sizi üzen ve affetmeyip sürekli zihninizi meşgul eden kişiler de kokmuş patatesgibidir, sizi sürekli rahatsız eder ve yalnızlığa mahkûm ederler. Şimdi kokmuş patatesleri ve zihninizde yer alan af etmediğiniz kişileri atın ve rahatlayın.
Öğrenciler: (Bir ağızdan)Teşekkürleer öğretmenim.
Der ve patateslerden kurtularak rahat ederler.
Anamızdan, Babamızdan sonra, yaşamımızdaki temel kazanımlarda büyük katkısı ve emeği olan İlkokul öğretmenlerimize, şükranlarımı sunuyorum.
Yaşamımızda; af etmediğimiz insanlar ve keşkelerimiz kokmuş patatesler gibidir, bizi sürekli rahatsız eder, huzurumuzu bozar, mutluluğumuza ve başarılarımıza engel olurlar.
Benzeri olarak; geleceğe dair kaygılarımız da, suda yüzerken ayağımıza bağlanmış ağırlıklar gibidirler, bizi sürekli suyun dibine çekerler.
Geleceğe dair Kaygılarımız da kokmuş patatesler gibidir, bizi sürekli rahatsız, mutsuz eder ve geleceğimizle ilgili adımlar atmamıza engel olurlar.
Güzel bir geleceğe sahip olmak, mutlu ve başarılı olmak, çevremiz ve insanlarımızla barışık yaşamak, her dünya vatandaşı için olduğu gibi bize dehaktır.
Af etmediğimiz insanları af ederek,
Keşkelerimiz ve geleceğe dair kaygılarımızdan kurtularak,
Kokmuş patatesleri atmanın zamanı gelmedi mi?
Atalım ki güzel ve kaliteli bir yaşantımız olsun,
Atalım ki insanlarımız barış, huzur ve refah içinde yaşasın,
Atalım ki çocuklarımız geleceğe umutla baksın.
Saygılar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Selim Kaplan Arşivi
SON YAZILAR